bir hayalim vuslata dair
bir hayalim vardı sensizliğe dair
ve bir hayalim vardı yok oldukça var olan hayata dair...
bir hayalim vuslata dair
bir hayalim vardı sensizliğe dair
ve bir hayalim vardı yok oldukça var olan hayata dair...
Bazen kelimelerin anlamını yitirdiği anları yaşarız.
O vakit sadece gözlerimiz konuşur
Bazen gözlerimiz de konuş(a)maz
çünkü gözlerine bakacağımız yüzleri bulamayız susarız öylece..
Susmak bir nevi ölmektir,
susmak bazen 'git' denildiğinde gidememektir.
sonra, sadece Susarak Özleriz.
Ve gökyüzüne iki damla yaş bırakırız.
Gül ey, ADANA 'nın demli gülleri!
Mağrip, maşrık senden alır alları!
Sende ikmal olur bülbül tülleri.
Çıkar, yurdu avaz avaz uyarır,
Sevda seferine ferman buyurur.
Mendilimde uğrun uğrun tütersin,
Beni esirmiye teşvik edersin
Çeyizimle benden evvel yatarsın
Halvet gülü, oya derler adına!
Gül oyası, dayamadım tadına!
Yâr yoluna intizarım avluda,
Yüze, göze hasretimsin havluda.
"Akkuş" bile sennen gelir mevlüd'e;
Gökyüzünden türlü kelâm getirir
Gülâbdanlar dolu selâm getirir.
Şu Defne'yi neyleseler, netseler,
Ezip ezip gül yağına kalsalar,
Billur şişelere koyup satsalar.
Dost günleri sürtinse yâr eğnine;
Merak olsak tenhaların zihnine
Sevda Bahçesi
Bir gül mahzun durur bahçede
Yaprakları yorgun.
Sen pembe güllerin en pembesi
Hasta solgun.
Bir gül taze durur bahçede
Yaprakları diri.
Sen beyaz güllerin en beyazı
Yağmur gibisin.
Bir gül baygın durur bahçede
Yaprakları serin.
Sen sarı güllerin en sarısı
Yağmur gibisin.
Pembe gül hülyandır açılmış,
Beyaz gül yanakların,
Sarı gül dağınık saçlarındır,
Ve mahzun kalbim ateş gibi
Yanan dudaklarındır.
GÜLÜM
Gülsün Bana hayat verir Tatlı gülüşün
Sanmaki seni sen yapan Rengarenk güzelliğin
Beni sana bağlayan O narin gül özelliğin
Böyle temiz kaldıkça yüreğin Hiç bozulmayacak
Gül özelliğin İşte o zaman birtanem Hiç solmayacaksın
Her mevsim başka açan Gül kalacaksın
Made İn NizipLi
silindi herşey nazarından
belki de hayatın azarından
payıma düşendi yalnızlık..
şimdi gözlerimde varlık,
yokluk bilindi yarlık..
isimsiz, sebebsiz yalnızlık
ezildi hükmünde dermansızlığın.
şimdi ben giderim
gider türkü söylerim
beni beklersin uzakta
bir derviş selamıyla,
sen sabah sabah...
aşkın en uçuk kelamıyla
çıka gelirsin peyklerden
zamansız yarılır yer ve sarsılır gökyüzü
aşikar eylerim sensiz büyüttüğüm gül yüzü...
şimdi bu sabah,
hani gidiyorsun ya...
gidiyorum demiyorsun ya...
deniz çeker seni bilirim,
gider bir sahilde gezinirsin
sağ koluna güneş dokunur
bir "ben" olurum, okunur...
bendim ben olan heryerde
sesimi yükselten
avaz avaz...
ve sonra ahraz... kalırım
kalırım düşe düşe
şehrin merdivenlerinden
ellerine...
Elif olmak zordur
Çünkü elif olmak
Yuvarlak bir dünyada dik durmanın
Dik ve önde
Belki acıyla
Ama vazgeçmeden durmanın
Dünya ne kadar dönerse dönsün
Olduğu yerde kalmanın adıdır elif olmak
Kaç silah varsa elife çevrilir
Elif hep olduğu yerdedir
Silahlar patladığında ilk vurulan eliftir
Zordur elif olmak
Elif olmak hep vurulmaktır
Elif olmak yalnızca elif olmaktır
Ne B, ne T, ne S
Elif
Yalnızca elif
Elif demeden hiçbir şey denilemez
Ben elif dedim
Artık her şeyi söyleyebilirim
________________ ...Sus Gönlüm...Bir Elif Miktarı Sus...
Şahinim Allah senden razı olsun
Yazılarının eksikliğini gösterme bize... (gökhan üstad da yazsa harikulade olacak ama )
Mühendishane-i Berri-i Hümayün -:--:- İstanbul
Taştın yine deli gönül sular gibi çağlar mısın? Akdın yine kanlı yaşım yollarımı bağlar mısın?
Nidem elim ermez yare bulunmaz derdime çare? Oldum ilimden avare beni bundan eğler misin? (Yunus Emre)
Ah bir söyliye bilsem sana
Seni ne çok sevdiğimi
Uzanıp tutabilsem ellerini
Yüreğim yüreğine kavuşsa
Benden çok uzaklardasın sevdiğim
Sen içime çektiğim nefesim
Aldığım her solukta benimsin
Düşlerimde yalnız düşlerimdesin
Seni uzaktan sevmekte güzel
Bana uzakken sevgin bu kadar güzel
Ya benim olsan.. sevdiğim
O zaman bu yürek dayanırmı
Bu kadar büyük sevgiyi taşırmı
İçimden bir çığlık kopuyor
Kimsenin duymadığı bir çığlık
Seni seviyorum diyor seni seviyorum...
Hemde hiç kimsenin sevmediği
Sevemeyeceği kadar
Canımda can kadar
Bir gün kara toprak olana kadar
Bu yürek bu sevdayla kavrulur yanar.....
arkadaşlar öncelikle herkesi selamlıyorum.ve yazacağım ufakta olsa bir konuyu yazmaya gayret göstereceğim.
dümbelek çi alinin ibratlik hikayesi
adamın biri geçimini dümbelek çalarak sürdürür müş.adamın adı lakabıyla dümbelekçi ali diye çağrılırmış.dümbelekçi ali birğün arkadaşıyla sarayın etrafında gezerken ğüzelmi ğüzel bir kıza aşık olmuş.kız malesef padişahın kızıymış.arkadşı oğlum ali burdan çabuk ğidelim demiş.padişahın kızına olan aşkın duyulursa padişah bizi asar demiş.dümbelekçi ali ğönül ferman dinlemez diyerek ğitmek istememiş.
arkadaşı demiş ali ben senin ayağına padişahıda bu kızıda ğetiririm ama bir şartla ali hemen heyecanla sormuş şartın nedir diye.arkadaşı demiş ali sen şu mağaraya ğit 40 ğün boyunca alla alah diye zikir et kırkıncı ğün padişah ğelir buraya ama zikirden başka yemeğğin harticinde zarüri ihtiyaçların dışında kesinlikle kimseden konuşmadan allah allah diye zikir edeceksin diye tekrarlamış.ali başlamış zikir etmeye
alinin namı bir hafta sonra padişahın bulunduğu şehirde duyulmuş.tabiki padişahta duymuş ali diye bir sad var.ardan ğünler ğeçmiş ahali bu evliyada büyük keremet var bolluk bereket var diye dedikodu kazanında kaynatı dururlarmış 35 şinci ğünün de alinin arkadaşı halka demiş mağaradaki zad 5 ğün sonra bu şehri terk edip ğidecek demiş.bu olay padişahın kulağına gelmiş.vezirlerine emir buyurmuş ğidin söyleyin o zata bu şehirden ğitmesin onu sarayda daha ğüzel bir mekanda ağırlayacağım yeterki bu şehirden ğitmesin diye.vezirler gelmiş alinin yanına padişahın dediklerini söylemişler ama ali allah allah diye zikir etmeye devam ediyormuş.vezirler padişahın huzuruna gelirler padişahım ali isimli zad kesinlikle konuşmadı ancak zikir halindeydi demişler.padişah aliyi merak etmiş 40.ncı ğün ğitmişbide ben konuşayım demiş.ve alinin yanına gelmiş sen geldin şehrimize bereket bolluk geldi sen bu şehirden ğitme ne istersen yapmaya hazırım demiş.ali tabi allah allah diye zikir ederek istemem demiş padişah alinin ğitmemsi için gel burda kal sana kızımı vereyim damadım ol bu ülkeyi beraber yönetiriz demiş.ali durmuş padişahım demiş.ben bu mağaraya gelmezden önce geçimimi çalğıcılık yaparak geçirirdim .senin kızına aşık oldum bu mağaraya çekildim demiş.ben kızın için ğirdiğim bu mağarada allahı buldum allaha aşık oldum isteme demiş ali kızdan vaz geçmiş senin kızını bana sevdiren yüce yaradan kimbilir ne kadar ğüzel demiş.ben allah tan başkasını istemem.
burada kimin nezaman ne olacağı belli değil allahın herşeye ğücü yeter sahoşu derviş eder dervişi sarhoş eder hiç belli olmaz.allah herkesten razı olsun bizim sizlerin duasına ihtiyacımız var bir duada siz edin allaha emanet olun.
kartal yuvası
kartal yuvası çok güzel bir hikayeymiş paylaşım için tşk ler
daha yazılacak çok şeyler varda inşallah zamanı gelirse yazarız.
Apansız uyanırsan gecenin bir yerinde
Gözlerin uzun uzun karanlığa dalarsa
Bir sıcaklık duyarsan üşüyen ellerinde
Ve saatler gecikmiş zamanları çalarsa
Bil ki seni düşünüyorum
Bir vapur yanaşırsa rıhtımına bin, açıl
Örtün karanlıkları masmavi denizlerde
Ve dinle kalbimi bak nasıl çarpıyor nasıl
O bütün özlemlerin koyulaştığı yerde
Bil ki seni bekliyorum
Bir sabah gün doğarken aç perdelerini, bak
Sevinçle balkonuna konuyorsa martılar
Kendini tadılmamış derin bir hazza bırak
Dökülsün dudağından en umutlu şarkılar
Bil ki seni istiyorum
Gecelerden bir gece uyanırsın apansız
Uzaklarda elemli,garip bir kuş öterse
Bir ceylan ağlıyorsa dağlarda yapayalnız
Ve bir gün kabrimde bir sarı çiçek biterse
Bil ki seni seviyorum
Made İn NizipLi
Sana sevdamız hiç bitmeyecek,
hainler gülerekten kırbaçlasa da sırtımızı,
Ve Sana düşmanlar sarsa önümüzü ardımızı...
Bitmeyecek çünkü Sen'sin alemlerin Sebebi,
değsede beynimize zehirli kılıçlar,başaramazlar,alınlarımızı gösterdiğin kıbleye doğru gümüş işlemeli seccadeler öpüyor...Sana sevdamız nasıl bitsin ey Sevgili!!! güller sana açıyor,bülbül sana ötüyor!!!
Şefaat et de güldür ağlayan simamızı,
Sen'de başlıyor herşey,Sen'de bitiyor...
Bahar
Kim bilir ne oldu ne bitti gece uyurken
Uyandım ki tabiat o değil başkasıdır
Nerden esiyor bu şerbet gibi hava nerden
Çiçek açmış ağaç hangi kızın rüyasıdır.
Gel böyle havada kendini emniyette bil
Bir bakış bir gülüşle çarpılmak işten değil
Çektiğim ağrı kalpten bermutat dişten değil
Bildim bileli bahar başımın belâsıdır.Cahit Sıtkı Tarancı