Adı Barak Karpuzu..Top gibi yuvarlak yapısı ve 2 ile 7 kilo arasında değişen ağırlığı ve simsiyah iri çekirdeği ile bir zamanlar bölgemizin en popüler meyvesiydi.Koyu yeşil ve tek tip rengi olan bu karpuzu benekli Adana veya Diyarbakır karpuzundan ayıran tek fark sezonun en çabuk ve ilk önce yetişen ürünü olması ve fiyatının da çok düşük olmasıydı.Kısacası halk karpuzu olarak da anılırdı.Her kes evine Barak karpuzu alırken misafirliğe gidildiğinde daha iri ve daha görkemli olan benekli Adana veya Diyarbakır karpuzları tercih edilirdi.Adana ve Diyarbakır karpuzu hem çekirdeği ufak hem de 10-15 kilo arasında değişen büyüklüğü ile tam misafir hediyesi olmayı hak ediyordu.Karpuz çekirdeği deyip geçmeyelim.Zira sırf bu siyah çekirdek için Barak karpuzunu yetiştirenler bile vardı.Çünkü çok lezzetli ve kavrulduğunda önemli bir kuru yemiş olmaz özelliği taşıyan bu karpuz çekirdeği de sadece bölgemize has bir ürün olarak anılırdı.At arabalarının yaygın olduğu dönemlerde Nizip sokaklarında at arabalarının üstüne yığılan Barak karpuzları bazen tane tane satılırdı.Traktör romörkleri üzerinde satış yapan sokak tüccarları da bulunurdu.Yani kilo problemi olmayan bir üründü.Çoğu zaman içi beyaz çıkan Barak karpuzunun gülümseyen simsiyah iri çekirdekleri kapruzu alan kişinin de teselisi olurdu.Halk arasında “kabak gibi karpuz” deyimi içi beyaz çıkan Barak karpuzu için kullanılırdı.
Ve damlarımızda kuruttuğumuz o simsiyah çekirdekler..Karpuz kesilirken ilk önce bıçağın tahta sırtı ile karpuz dilimi ters dövülür ve o iri siyah çekirdekler bir kapta toplatılırdı.Yani Barak karpuzu yenilirken de ikram edilirken de çekirdeğinden arındırılmış olarak sunulurdu.İşte benim Barak karpuzu hakkında hatırladıklarım kısaca bunlar.Şimdi bu karpuz piyasada yok gibi..son yıllarda bizim bölgemizde hemen hemen hiç rastlamadım diyebilirim.Acaba bunun nedeni nedir? Biz mi zenginleştik? Barak karpuzuna olan ilgi neden azaldı?İthal karpuzlar mı bu işi sonlardırdı? Kuraklık mı? Aynı zaman da birçok kişiye de ekmek kapısı olan bu ürünü acaba bir daha görebilecekmiyiz?