AMERIKAAtatürk bu yüzyılın büyük insanlarından birinin tarihi başarılarını, Türk halkına ilham veren liderliğini, modern dünyanın ileri görüşlü anlayışını ve bir askeri lider olarak kudret ve yüksek cesaretini hatırlatmaktadır... Çöküntü halinde bulunan bir imparatorluktan özgür Türkiye'nin doğması yeni Türkiye'nin özgürlük ve bağımsızlığını şerefli bir şekilde ilan ve o zamandan beri koruması, Atatürk'ün Türk halkının işidir. Şüphesiz ki, Türkiye'de giriştiği derin ve geniş inkılaplar kadar bir kitlenin kendisine olan güvenini daha basarı ile gösteren bir örnek yoktur. John F.KENNEDY
(A.B.D.Başkanı, 10 Kasım 1963)
Benim üzüntüm, bu adamla tanışmak hususundaki şiddetli arzumun gerçekleşmesine artık imkan kalmamış olmasıdır. Franklin ROOSEVELT
(A.B.D.Başkanı, 10 Kasım 1938)
Asker-devlet adamı, çağımızın en büyük liderlerinden biri idi. Kendisi, Türkiye'nin, dünyanın en ileri memleketleri arasında hak ettiği yeri almasını sağlamıştır. Keza O, Türklere, bir milletin büyüklüğünün temel taşını teşkil eden, kendine güvenme ve dayanma duygusunu vermiştir. General Mc ARTHUR
Sovyet Rusya Hariciye Nazırı Litvinof ile görüşürken kendisine onun fikrince bütün Avrupa'nın en kıymetli ve en ziyade dikkate değer devlet adamının kim olduğunu sordum. Bana Avrupa'nın en kıymetli devlet adamının Türkiye Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal olduğunu söyledi. Franklin ROOSEVELT 1928
Birleşik Amerika Cumhurbaşkanı
Dünya sahnesinden tarihin en dikkatli, çekici adamlarından biri geçti. Chicago Tribune
Savaş sonrası döneminin en yetenekli liderlerinden biri. New York Times
İnsanı teslim alıcı fevkalade önderlik kuvveti vardır. O, tetiktir, hazır cevaptır, dikkati çekecek kadar zekidir. Gladys Baker(Gazeteci)
ALMANYA
O, kişisel kazanç ve ün peşinde koşan basit bir diktatör değil, gelecek kuşaklar için sağlam temeller atmaya uğraşan bir kahramandı. Prof.Walter L.WRIHT Jr.
Atatürk Türkiye'yi tek düşmanı kalmaksızın bırakmıştır. Bu zamanımızın hiçbir devlet şefinin başaramadığıdır. Alman Volkischer Beobachter Gazetesi
Almanya, ATATÜRK'ün eserine ve mücadelesine hayrandır. Onda, tarihi eseri, özgürlüğü seven bütün milletler için bir sembol olarak kalacak kudretli bir kişilik görmektedir. Berlin, Alman Ajansı
Istırap çeken dünyada barış ve esenliği yeniden kurmak ve insanlığın yalnız maddi değil, manevi gelişmesini sağlamak isteyenler Atatürk'ün iman verici ve yön göstericiliğinden örnek ve kuvvet alsınlar. Profesör Herbert MELZIG(Tarihci)
Kendisinin tarihi büyüklüğü, eseri olan yeni Türkiye'ye bakılarak bu günden ölçülebilir. Çelik gibi azim ve gayreti, uzağı gören akıl ve hikmetle birleşmiş olan bu gerçek halk önderi ve devlet adamı; Anadolu dağlarının en uzak ve ıssız köşesindeki köylere bile başka bir ruh aşılamıştır. Illustrierte Dergisi
O, kendi milleti ve beşeriyet alemi için beslediği muhabbetle, bir dahinin neler yarattığına dair, cihana fevkalade heyecanlı bir sahne seyrettirmektedir. Herbert MELZIG
FRANSA
İnsanlığın bütün belirtileri O'nda kendini hemen gösteriyor. Noelle Gazetesi
Eski Osmanlı imparatorluğu bir hayal gibi ortadan silinirken, milli bir Türk Devleti'nin kuruluşu, bu cağın en şaşırtıcı başarılarından birisidir. Mustafa Kemal, yüce bir eser ortaya koymuştur.Atatürk'ün parlak başarısı bütün sömürgeler için bir örnek olmuştur. Maurice BAUMANT(Profesör)
Çok büyük bir adamdı...bir siyasi dahiydi. Excelsior Gazetesi
Dünyanın, çağdaş, en büyük kişilerinden biri. Le Jour-Echo de Paris
Atatürk'ün yurt kurtarıcı olduğunu, milletlerin en vefalısı olan Türkler asla unutmayacaklardır. Noell Roger Gazetesi
Karşımdaki bu büyük adamda, keşfettiğim bu büyük meçhulde maharet ve karakter o kadar iyi işlenmişti ki, sözlerinde hiçbir şüphe aranamazdı. Claude Ferrer(Yazar)
Bu günün Türkleri, yüzyıllar önce Avrupa'yı titreten canlı millet durumuna erişmiştir. Ve bu aksam O büyük ölünün başında bekleyen Türkiye, güçlü ve dipdiri Türkiye'dir. Pierre Dominique(Gazeteci)
Asırları aşan adam !..
Fransa, Paris Basını
Akıllı ve barışçı yöntemlerle gerçekleştirdiği eseri halkların tarihinde izlerini bırakacaktır. Albert LEBRUN
Fransız Cumhurbaşkanı
Mevcut rütbelerin hepsini kaldırdığı bir memlekette, bu adam, bütün rütbeleri, kazanmıştır. O memlekette, bulabilecek en şerefli isim O'na verilmiştir. Mercel Sauvage(Gazeteci)
Bu, insanlığa denenmiş bir felsefe örneği olarak sunulabilir. Atatürk yüz yıllara sığabilecek işleri on yılda tamamladı. Gerrad Tongas(Yazar)
Atatürk öldü. Barış kubbesinin Doğu sütunu yıkıldı. Artık evrende barışı kimse garanti edemez. Nitekim Avrupalı devlet adamları; O'nun 1930'da yaptığı uyarı ve tavsiyeleri dinlememiş ve dünyayı 1939 yılında ikinci büyük savaş felaketinin içine sürüklemişlerdir. SANERWIN Gazetesi
Atatürk, bir milleti, birkaç yılda asrileştirmek mucizesini göstermiştir. Paris-Le Temps
Aşkı Ya Yaşarsın Yada Yazarsın...
SaRıma LaRciverRt Oldun...
Yeni Türk Devleti ile Ankara Andlasması'nın imzalanması nedeniyle; "Bizi arkadan vurdu, dağ başındaki haydutlarla, Mustafa Kemallerle anlaştı" diyenlere Fransız Başbakanının Mecliste verdiği cevap: Dağ başındaki haydutlar diye isimlendirdiğiniz kahraman Mustafa Kemal ve O'nun tüm askerleri burada olsalardı, teker teker hepsinin heykellerini dikerdik. Böylesine kahraman bir andlasma imzalamaktan gurur duyuyorum. (1921) Fransız Başbakanı BRIAND
Sırasıyla ihtilalci ve asi, sonradan muzaffer bir kumandan olan "Türklerin babası" Yeni Türkiye'yi yarattı, sultanları kovdu, kadınlara hürriyet verdi fesi kaldırdı, ülkesinde radikal bir inkılap yaptı. Paris-Soir'den
Denilebilir ki onsuz, İslam alemi yolunu bulabilmek için elli yıl daha bekleyecekti. Berthe Georges-Gaulis
O, yüce bir dağa benzer. Eteğinde yaşayanlar bu yüceliği fark edemezler. Bu dağın azametini kavrayabilmek için, O'na çok uzaklardan bakmak gerekir. Claude FERRER
Fransız Edibi
Türkiye tarihi, bugün her zamandan çok Batı ve Avrupa tarihinden ayrılmaz bir haldedir. Ve Atatürk'ün bu yöndeki gayretleri sonuçsuz kalmamıştır. Memleketlerimiz arasındaki yüzyılları aşan dostluk, bu gelişmenin temel öğelerinden biridir. Charles De GAULLE
Kemal Atatürk'ün karakterinin bir cephesini göstermek itibariyle bir noktayı hatırlatmak isterim. Bize savaşlarından birini anlatıyordu. Birdenbire durdu: Görüyorsunuz ya, dedi: birçok zaferler kazandım. Fakat bunların en büyüğünden sonra bile her akşam, savaş alanlarında ölen bütün askerleri düşünerek içimde derin bir keder duyuyorum. Cesaret ve zekasından başka yüreği bu kadar yüce olan böyle bir Şef'in, yurdu için mucizeler yaratmış olmasına şaşılabilir mi?... George BENNES
Vu Gazetesi-1938
Devrin yüksek şahsiyetleri kitaplarda, konferanslarda Türkiye'nin asla değişmeyeceğini ve değişmeden öleceğini ilan etmişlerdi. Halbuki ölmeden değişti. Hem de kökünden ve baştan aşağı değişti. İnançlar, gelenekler, yöntemler yıkıldı. Son döküntülerini de yabancı zırhlıları ve kapitülasyonlar gibi memleketten sürüp attılar. Türkiye, ruhunu değiştirmişti. Tamamen ve tasavvur edilmesi mümkün olduğu kadar... Raymond CARTIER
Le Nouvelliste Gazetesi
İNGİLTERE
Savaş sonrasının en ileri gelen devlet adamlarından biri. Kendi başına bir klas oluşturuyordu ve hemen her açıdan tekti. The Fortnightly, Londra
Avrupa, savaştan sonra belirmiş az sayıdaki yapıcı devlet adamlarından birini kaybetti. Spectator
Çağımızda hiçbir isim Atatürk'ün adı kadar büyük saygı yaratmamıştır. Observer
İngiltere önce, cesur ve asıl bir düşman, sonra da sadık bir dost olarak tanıdığı büyük adamı selamlamaktadır. Sunday Times
O, benzeri olmayan bir devlet adamı idi.Diktatörlerin tahammül edemediği serbest bir nizamla, demokrasilerin başaramadığı ve başaramayacağı işler yapmıştır. Tarihte böyle adamlar devirlerine kendi adlarını vermişlerdir. Word Price
O, Türkiye'nin önceki kuşaklarından hiçbirine nasip olmayan özgürlük ve güven dolu bir hayat sağladı. Başarıları, Türkiye'nin Avrupa devleti olmasını sağladı, yakın doğunun tarihini değiştirdi. Times Gazetesi
Savaşta Türkiye'yi kurtaran, Savaştan sonra da Türk Milletini yeniden dirilten Atatürk'ün ölümü, yalnız yurdu için değil, Avrupa için de büyük kayıptır. Her sınıf halkın O'nun ardından döktükleri içten gözyaşları bu büyük kahraman ve modern Türkiye'nin Ata'sına değer bir görünümden başka bir şey değildir.(1938) Winston CHURCHILL
İngiltere Başbakanı
Atatürk, Türk Milleti'nin ruhunda Türk Bayrağı gibi dalgalanan bir baştı. Daily Telegraph
Cumhuriyet Türkiyesi'nin Devlet Başkanı Kemal Atatürk, diğer önderlerde görmeye alışmadığımız şu değerli nitelikleri kişiliğinde toplamış bulunuyor: alçak gönüllülük, yeterlilik ve başarı... The Truth Dergisi
O genç ve dahi Türk Şefi'nin o esnada Çanakkale'de bulunması, müttefikler bakımından talihin en acı darbelerinden biridir. Alan Moorehead(Yazar)
Atatürk, eskimiş bilimlerle boş yere kafasını yormamış olduğundan daha taze ve cesur düşünen bir önderdir. Kendisi için, bugünkü Avrupa'nın en güçlü Devlet Adamıdır diyebileceğimiz Atatürk, hiç şüphesiz devlet adamlarının en cesur ve orijinalidir. Herbert Sideabotham(Yazar)
Herhangi bir olayı derinliğiyle kavramak, çıkar yolu görüp birdenbire harekete geçmek iktidarı, O'nun eşsiz otoritesinin başlıca kaynaklarından biridir.(1923) Grace Ellison (Gazeteci)
AFGANİSTAN
O büyük insan yalnız Türkiye için değil, bütün doğu milletleri için de en büyük önderdi. Emanullah HAN
Afgan Kralı
ARNAVUTLUK
Bu Türk Milleti yastadır.Çünkü yeni Türkiye'nin yaratıcısı olan eşsiz şefini kaybetmiştir. Stipsi Gazetesi
AVUSTURYA
Büyük düşüncelerin adamı...bir devlet mimarıydı. Neue Freie Presse, Viyana
Atatürk öyle bir insandır ki, hayali değildir. İstediğini bilir, bildiğini yapar, yapamayacağı bir şeyi de istemez. Avusturyalı Heykelci KRIPPEL
BELÇİKA
Milletine bu kadar az zamanda bu ölçüde hizmet edebilen tek devlet adamı Atatürk'tür. Libre Belgique gazetesi
BULGARİSTAN
Hiçbir memleket, yeni Türkiye'nin Ata'sı tarafından başarılan kadar güçlü, hızlı ve kökten bir yenilik hamlesine erişmemiştir. Bulgar Dness Gazetesi
ÇİN
Mustafa Kemal yeni Türkiye'nin kalbidir. Eski, yıpranmış bir toplumdan yepyeni, güçlü bir millet yaratmış, eşsiz kişiliğiyle kendini herkese saydırmış, enerjisiyle herkesi kendine inandırmıştır. Ma Shao-Cheng(Yazar)
DANIMARKA
Atatürk, şahsiyet ve yeteneğin dev gibi bir simgesi idi, O, yirminci yüzyılın en görkemli olayını yaratan adamdı. National Tidende Gazetesi
Atatürk, yirminci asrın en büyük gerçeğini yaratan adamdır. Kopenhag-National Tidende
FİNLANDİYA
Atatürk, olağanüstü nitelikte bir devlet adamı, savaş sonrası dünya tarihinin en önemli simalarından biri idi. Hufvud Stadbladet Gazetesi
HİNDİSTAN
Dünyanın yetiştirdiği en büyük insanlardan biri. Star of India
Atatürk, yalnız Türk Milleti'nin değil, özgürlüğü uğruna savaşan bütün milletlerin önderiydi. O'nun direktifleri altında siz bağımsızlığınıza kavuştunuz. Biz de o yoldan yürüyerek özgürlüğümüze kavuştuk. Bayan Sucheta KRIPALANI
Hint Parlamento Heyeti Başkanı
İRAN
Atatürk gibi insanlar bir nesil için doğmadıkları gibi belli bir devre için de doğmazlar. Onlar önderlikleriyle yüzyıllarca milletlerin tarihinde hüküm sürecek insanlardır. Tahran Gazetesi
Atatürk yalnız kahraman milletinin büyük bir Şef'i olmakla kalmamıştır. O, aynı zamanda insanlığın da en büyük evladı olmuştur. İran Gazetesi
İSRAiL
Dünya, çağımızın en dikkat çekici adamlarından birini kaybetti. Palestine Post
Mustafa Kemal Atatürk, kuşkusuz 20. yüzyılda dünya savaşından önce yetişen en büyük devlet adamlarından biri, hiçbir millete nasip olmayan cesur ve büyük bir inkılapçı olmuştur. Ben Gurion
İsrail Başbakanı (1963)
İSVEÇ
O, olmasaydı modern Türkiye olmazdı. O'nun sayesinde Türkler, O'nun olağanüstü eserini izleyebilecekler ve zaten dünyaca pek yüksek olan onurlarını daha fazla yükseltebileceklerdir. Nya Dagligt Gazetesi
İSVİÇRE
Türkiye'yi yaratan, tarihimizin bu en büyük adamını başımı en derin hürmetle eğerek selamlarım. Profesör MORRF
Yalnız bir asker değil, aynı zamanda yüzyılımızın bir daha göremeyeceği bir dahi idi. Profesör SEKRETAN
İTALYA
Hayatının sonuna kadar milleti'nin mutlak güveni ile kurduğu devletin başında muzaffer kumandanının kişiliği, eşi görülmemiş bir karakter örneğidir. C.C.SFORZA
Üstün iradesi, tükenmez cesareti ve eşsiz seziş ile hasımlarını dize getirdi. Fazilet ve ciddiyeti, üç yılda memleketine yalnız askeri, aynı zamanda tam ve doyurucu bir siyasi zafer kazandırdı. F.Perrone Di San Martino (Yazar)
Atatürk'ün ölümü ile Yakın Doğu'nun gelişmesine birinci derecede etken olan son derece kuvvetli bir şahsiyet kaybolmuştur. Tribuna Gazetesi
JAPONYA
Şaşırtıcı ve çekici bir kişi. Asker olarak büyük, fakat devlet adamı olarak daha büyük. Japon Times
Yüzyıldan beri Küçük Asya'nın çıkardığı en büyük lider. The Japon Cohronicle
LÜBNAN
Büyük adamlar, kuşaklarının başındadır. Türk Milleti'nin başındaki büyük ve dahi Atatürk, politika ve savaş alanlarında yılmayan büyük ve yurtsever bir insandı. KERAMA
Lübnan Başbakanı, 10 Kasım 1963)
Kelimenin tam anlamıyla bir yapıcı ve yaratıcı olan Atatürk, dünya haritasında memleketine yepyeni bir sınır çizmiştir... L'Orient Gazetesi (1938)
Atatürk, dünyanın çok nadir yetiştirdiği dahilerdendir. O, bütün bir tarihin seyrini değiştirmiştir. Ennehar Gazetesi (1938)
Dünyanın çok nadir yetiştirdiği dahilerdendir. Dünya tarihinin gidişini değiştirmiştir. An Nahar
MACARİSTAN
Yüzyılımızda, "olmayacak hiçbir şey yoktur" şeklindeki tarihi gerçeği ispatlayan ilk adam olmuştur. Esti Ujsag.Macar.
Dünya, bu savaş ve barış kahramanı büyük adamın ölümü ile yoksul düşmüştür. Pester lioyd Gazetesi
Türkiye'yi bir arı kovanına ve bütün Türkleri de bal aramaya çıkmış çalışkan arılara benzetiyorum. Nasıl arılar beylerinin etrafında toplanıp çalışırlarsa bütün Türk Milleti bu gün büyük dahi Mustafa Kemal etrafında toplanmışlardır. Prof.M.Zaajti Franes
MISIR
Çağının, belki de tüm tarihin en olağanüstü kişilerinden biri. Egyptian Gazete
NORVEÇ
Atatürk, tarihte, memleketinin en büyük adamlarından biri olarak kalacaktır. Le Morgen Bladet Gazetesi
PAKİSTAN
Kemal Atatürk, yalnız bu yüzyılın en büyük adamlarından biri değildir. Biz Pakistan'da, O'nu geçmiş bütün çağların en büyük adamlarından biri olarak görüyoruz. Askeri bir deha, doğuştan bir lider ve büyük bir yurtsever... Eyüp Han
Pakistan Cumhurbaşkanı
Bizim aslımız rengi uçmuş bir kıvılcım iken, O'nun bakışı ile cihanı kaplayan ve aydınlatan bir güneş haline geldik. Ikbal(Sair)
POLONYA
O'nun yaratıcı ruhunun ve ateşli yurtseverliğinin harekete geçmemiş olduğu hiçbir alan yoktur... Gazeta Polska
ROMANYA
Atatürk, tarihte teşkilatçı bir dahi, bir milletin harikalar yaratan yöneticisi ve memleketinin kurtarıcısı olarak kalacaktır. Independance Romaine Gazetesi(12 Kasım 1938)
Bir milleti, uçurumun kenarından sarsılmaz azmiyle kurtaran, kuvvetlendiren, yükselten yöneticiler arasında Atatürk, en birincisidir. Timpul Gazetesi(12 Kasım 1938)
RUSYA
Şöhreti bütün cihana yayılmış olan tecrübeli başkanın yönetimi herkesin sevgi ve saygısını çeken büyük Türk Milleti'nin milli bağımsızlığını devamlı bir başarı ile kuvvetlendirmiş ve yeni milli yapısını yaratmıştır. Sovyet Başbakanı Kalinin
SURİYE
Vatanını muhakkak bir parçalanmaktan kurtararak devlet gemisini güvenilir bir limana götürdükten sonra milletinden bir taht istemedi. O, kelimesinin bütün anlamıyla bir insan, eşsiz bir dahi, kahraman bir asker ve siyaset adamı idi... Elifba Gazetesi
Atatürk'ün başardığı işler mucize ve harika kabilindedir. Birkaç yıl içinde memleketinde yaptığı inkılaplar, birkaç yüzyılda gerçekleştirilmeyecek işlerdir. El Tekaddum Gazetesi
YUGOSLAVYA
Atatürk'ün dehası, tarihte Türk Milleti'nin taşıdığı ruhun faziletine en yüksek örneklerinden birini teşkil edecektir. Branko Aczemovic (Elçi)
Tarih, silinmez harflerle bu devlet adamının ismini hak edecektir. Atatürk bir halk adamıdır. Kırılmaz azmi, keskin zekası ve kudreti kendisini yendiği alın yazısının önüne getirmiş, böylece yeni Türkiye'nin yaratıcısı olmuştur. Politika Gazetesi
YUNANİSTAN
Türkiye, dost ve düşmanlarının hayran olduğu bir deha adama, malik bulunmak bahtiyarlığına erişmiştir. Katimerini
Aşkı Ya Yaşarsın Yada Yazarsın...
SaRıma LaRciverRt Oldun...
Atatürk ;
Biz Türkler, bütün tarihimiz boyunca hürriyet ve istiklâle timsal olmuş bir milletiz.
Ne kadar zengin ve müreffeh olursa olsun, istiklâlden mahrum bir millet, medenî insanlık karşısında uşak olmak mevkiinden yüksek bir muameleye lâyık sayılamaz.
Özgürlük ve bağımsızlık benim karakterimdir. Ben milletimin en büyük ve ecdadımın en değerli mirası olan bağımsızlık aşkı ile dolu bir adamım. Çocukluğumdan bugüne kadar ailevî, hususî ve resmî hayatımın her safhasını yakından bilenler bu aşkım malumdur. Bence bir millete şerefin, haysiyetin, namusun ve insanlığın vücut ve beka bulabilmesi mutlaka o milletin özgürlük ve bağımsızlığına sahip olmasıyla kaimdir. Ben şahsen bu saydığım vasıflara, çok ehemmiyet veririm. Ve bu vasıfların kendimde mevcut olduğunu iddia edebilmek için milletimin de aynı vasıfları taşımasını esas şart bilirim. Ben yaşabilmek için mutlaka bağımsız bir milletin evladı kalmalıyım. Bu sebeple milli bağımsızlık bence bir hayat meselesidir. Millet ve memleketin menfaatleri icap ettirirse, insanlığı teşkil eden milletlerden her biriyle medeniyet icabı olan dostluk ve siyaset münasebetlerini büyük bir hassasiyetle takdir ederim. Ancak, benim milletimi esir etmek isteyen herhangi bir milletin, bu arzusundan vazgeçinceye kadar, amansız düşmanıyım.
Milli egemenlik öyle bir nurdur ki, onun karşısında zincirler erir, taç ve tahtlar batar, mahvolur. Milletlerin esirliği üzerine kurulmuş müesseseler her tarafta yıkılmaya mahkumdurlar.
Cumhuriyet fikir serbestliği taraftarıdır. Samimi ve meşru olmak şartıyla her fikre saygı duyarız.
Egemenlik kayıtsız ve şartsız milletindir.
Gerçi bize milliyetçi derler. Ama, biz öyle milliyetçileriz ki, işbirliği eden bütün milletlere hürmet ve riayet ederiz. Onların milliyetlerinin bütün icaplarını tanırız. Bizim milliyetçiliğimiz herhalde hodbince ve mağrurca bir milliyetçilik değildir.
Bilelim ki milli benliğini bilmeyen milletler başka milletlere yem olurlar.
Milli mücadelelere şahsî hırs değil, milli ideal, milli onur sebep olmuştur.
Türk çocuğu ecdadını tanıdıkça daha büyük işler yapmak için kendinde kuvvet bulacaktır.
Milli his ile dil arasındaki bağ çok kuvvetlidir. Dilin milli ve zengin olması, milli hissin gelişmesinde başlıca etkendir. Türk dili, dillerin en zenginlerindendir. Yeter ki, bu dil şuurla işlensin. Ülkesini, yüksek bağımsızlığını korumasını bilen Türk milleti, dilini de yabancı diller boyunduruğundan kurtarmalıdır.
Bir dinin tabiî olması için akla, fenne, ilme ve mantığa uygun olması lazımdır.
Her fert istediğini düşünmek, istediğine inanmak, kendine mahsus siyasi bir fikre sahip olmak, seçtiği bir dinin icaplarını yapmak veya yapmamak hak ve hürriyetine sahiptir. Kimsenin fikrine ve vicdanına hakim olunamaz.
Türk Milletinin istidadı ve kesin kararı medeniyet yolunda, durmadan, yılmadan ilerlemektir.
Medeni olmayan insanlar, medeni olanların ayakları altında kalmaya mahkumdurlar.
Büyük dinimiz çalışmayanın insanlıkla hiç ilgisi olmadığını bildiriyor. Bazı kimseler çağdaş olmayı kâfir olmak sayıyorlar. Asıl küfür onların bu zannıdır. Bu yanlış tefsiri yapanların maksadı İslâmların kâfirlere esir olmasını istemek değil de nedir? Her sarıklıyı hoca sanmayın, hoca olmak sarıkla değil, dimağladır.
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz. En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır.
Medeniyetin emir ve talep ettiğini yapmak insan olmak için yeterlidir.
Biz dünya medeniyeti ailesi içinde bulunuyoruz. Medeniyetin bütün icaplarını tatbik edeceğiz.
Bizim devlet idaresinde takip ettiğimiz prensipleri, gökten indiği sanılan kitapların dogmalarıyla asla bir tutmamalıdır. Biz, ilhamlarımızı, gökten ve gaipten değil, doğrudan doğruya hayattan almış bulunuyoruz.
Milletimiz her güçlük ve zorluk karşısında, durmadan ilerlemekte ve yükselmektedir. Büyük Türk Milletinin bu yoldaki hızını, her vasıtayla arttırmaya çalışmak, bizim hepimizin en kutlu vazifemizdir.
İnsan topluluğu kadın ve erkek denilen iki cins insandan mürekkeptir. Kabil midir ki, bu kütlenin bir parçasını ilerletelim, ötekini ihmal edelim de kütlenin bütünlüğü ilerleyebilsin? Mümkün müdür ki, bir cismin yarısı toprağa zincirlerle bağlı kaldıkça öteki kısmı göklere yükselebilsin?
Ey kahraman Türk kadını, sen yerde sürünmeye değil, omuzlar üzerinde göklere yükselmeye layıksın.
Anaların bugünkü evlatlarına vereceği terbiye eski devirlerdeki gibi basit değildir. Bugünün anaları için gerekli vasıfları taşıyan evlat yetiştirmek, evlatlarını bugünkü hayat için faal bir uzuv haline koymak pek çok yüksek vasıflar taşımalarına bağlıdır. Onun için kadınlarımız, hattâ erkeklerimizden çok aydın, daha çok feyizli, daha fazla bilgili olmaya mecburdurlar; eğer hakikaten milletin anası olmak istiyorlarsa.
Ben icap ettiği zaman en büyük hediyem olmak üzere, Türk Milletine canımı vereceğim.
Gençler cesaretimizi takviye ve idame eden sizlersiniz. Siz, almakta olduğunuz terbiye ve irfan ile insanlık ve medeniyetin, vatan sevgisinin, fikir hürriyetinin en kıymetli timsali olacaksınız. Yükselen yeni nesil, istikbal sizsiniz. Cumhuriyeti biz kurduk, onu yükseltecek ve yaşatacak sizsiniz.
Yüksek Türk! Senin için yüksekliğin hududu yoktur. İşte parola budur.
Benim naçiz vücudum nasıl olsa bir gün toprak olacaktır. Fakat Türkiye Cumhuriyeti ebediyen yaşayacaktır.
Sizler, yani yeni Türkiye'nin genç evlatları! Yorulsanız dahi beni takip edeceksiniz... Dinlenmemek üzere yürümeye karar verenler, asla ve asla yorulmazlar. Türk Gençliği gayeye, bizim yüksek idealimize durmadan, yorulmadan yürüyecektir.
Biz cahil dediğimiz zaman, mektepte okumamış olanları kastetmiyoruz. Kastettiğimiz ilim, hakikati bilmektir. Yoksa okumuş olanlardan en büyük cahiller çıktığı gibi, hiç okumak bilmeyenlerden de hakikati gören gerçek alimler çıkabilir.
Müsbet bilimlerin temellerine dayanan, güzel sanatları seven, fikir terbiyesinde olduğu kadar beden terbiyesinde de kabiliyeti artmış ve yükselmiş olan erdemli, kudretli bir nesil yetiştirmek ana siyasetimizin açık dileğidir.
Mualimler! Yeni nesli, Cumhuriyetin fedakâr öğretmenleri ve eğiticileri, sizler yetiştireceksiniz. Ve yeni nesil sizin eseriniz olacaktır. Eserin kıymeti, sizin maharetiniz ve fedakârlığınız derecesiyle mütenasip bulunacaktır.
Milleti kurtaranlar yalnız ve ancak öğretmenlerdir. Öğretmenden, eğiticiden yoksun bir millet, henüz millet namını almak istidadını keşfetmemiştir.
Dünyanın her tarafından öğretmenler insan topluluğunun en fedakâr ve muhterem unsurlarıdır.
Okul sayesinde, okulun vereceği ilim ve fen sayesindedir ki, Türk milleti, Türk sanatı, Türk iktisadiyatı, Türk şiir ve edebiyatı bütün güzellikleriyle gelişir.
Türkiye'nin asıl sahibi ve efendisi, gerçek üretici olan köylüdür. O halde, herkesten daha çok refah, saadet ve servete müstahak ve layık olan köylüdür. Onun için, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin iktisadi siyaseti bu aslî gayeye erişmek maksadını güder.
Ekonomik kalkınma, Türkiye'nin hür, müstakil, daima daha kuvvetli, daima daha refahlı Türkiye idealinin belkemiğidir.
Konu nizipli_mehmet tarafından (02.12.07 Saat 19:36 ) değiştirilmiştir.
Aşkı Ya Yaşarsın Yada Yazarsın...
SaRıma LaRciverRt Oldun...
Mareşal
Mustafa Kemal ATATÜRK
(1881-1938)
Başkomutan
Selânik'te doğdu. 1902'de Harp Okulunu, 1905'te de Harp Akademisini bitirdi. Trablusgarp, Balkan, I. Dünya Savaşlarına katıldı. Çanakkale cephesinde büyük başarı kazandı. 1915'te Albay, 1916'da Tümgeneralliğe yükseldi. Mondros Mütarekesi sonrası yurdun işgali üzerine 19 Mayıs 1919'da Samsun'a çıkıp Milli Mücadele'yi yönetti. 23 Nisan 1920'de Ankara'da TBMM'yi kurdu. I. ve II. İnönü Zaferlerinin kazanılmasını sağladı. 5 Ağustos 1921 'de Başkomutanlığa getirildi. Sakarya ve Başkomutan Meydan Muharebelerini zaferle sonuçlandırdı. 19 Eylül 1921'de Mareşal oldu, Gazi unvanını aldı. 29 Ekim 1923 günü TBMM'de cumhuriyetin ilânını sağladı. İlk Cumhurbaşkanı seçildi. Devrimler yaparak Türkiye Cumhuriyeti'ni lâik, güçlü, modern bir devlet haline getirdi. 10 Kasım 1938 tarihine değin Cumhurbaşkanlığı yaptı.
Mareşal
Mustafa Fevzi ÇAKMAK
(1876-1950)
İstanbul'da doğdu. 1896'da Harp Okulunu, 1898'de de Harp Akademisini bitirdi. Trablusgarp, Balkan, I. Dünya Savaşlarında görev aldı. 1918'de Genelkurmay Başkanı, 1920'de Harbiye Nazırı (Bakanı) oldu. Milli Mücadele'ye katılmak üzere 1920 yılında Ankara'ya geldi. Milli Savunma Bakanlığına getirildi. 1921'de Genelkurmay Başkanı oldu. Aynı yıl Orgeneralliğe, 1922'de de Mareşalliğe terfi etti. 1924-1944 yılları arasında Genelkurmay Başkanlığı yaptı. Yaş haddinden emekliye ayrıldı. TBMM'de 14 Ağustos 1923'e kadar Kozan Milletvekili olarak görev yaptı. Daha sonra İstanbul Milletvekili seçildi. 31 Ekim 1924'te milletvekilliğinden istifa etti. 1946-1947 yılları arasında İstanbul Bağımsız Milletvekili olarak TBMM'de görev yaptı. İstanbul'da öldü.
Orgeneral
Cevat ÇOBANLI
(1871-1938)
İstanbul'da doğdu.1891'de Harp Okulunu, 1894'te de Harp Akademisini bitirdi. Trablusgarp, Balkan ve I. Dünya Savaşları'nda görev aldı. Çanakkale Deniz Muharebeleri'nde üstün başarı kazandı. Harbiye Nazırlığı (1918), Genelkurmay Başkanlığı (1919) görevlerinde bulundu. 16 Mart 1920'de İstanbul işgal edilince tutuklanarak Malta'ya sürüldü. 1921 yılında yurda dönünce, Elcezire Cephesi Komutanı olarak Istiklal Savaşı'na katıldı. Büyük Zafer'den sonra bir süre 3'ncü Ordu Komutanlığı yaptı. 1923-1924 yılları arasında Elazığ Milletvekili olarak TBMM'de görev aldı. Orgeneral rütbesine yükseldi (1926). Askerî Şura Üyeliği, Generaller Askerî Mahkemesi Başkanlığı görevlerinden sonra 1935 yılında emekliye ayrıldı. İstanbul'da öldü.
Orgeneral
Yakup Şevki SÜBAŞI
(1876-1939)
Harput'ta doğdu. 1896'da Harp Okulunu, 1900'de de Harp Akademisini bitirdi. Balkan ve I. Dünya Savaşları'nda görev aldı. 1916 yılında Tümgeneralliğe terfi etti. 16 Mart 1920 günü İstanbul işgal edilince tutuklanarak Malta'ya sürüldü. 1921 yılı sonbaharında İnebolu'ya geldi. 2'nci Ordu Komutanı olarak istiklal Savaşı'na katıldı. 1922'de Korgeneral, 1926'da da Orgeneral rütbesini aldı. 1924 yılında Yüksek Askerî Şûra üyeliğine atandı. Bu görevde iken 20 Aralık 1939 tarihinde İstanbul'da öldü.
Aşkı Ya Yaşarsın Yada Yazarsın...
SaRıma LaRciverRt Oldun...
Orgeneral
Fahrettin ALTAY
(1880-1974)
İşkodra'da doğdu. 1900'de Harp Okulunu, 1902' de de Harp Akademisini bitirdi. Balkan ve I. Dünya Savaşları'nda görev aldı. İstiklal Savaşı'na Süvari Grup Komutanı, Süvari Kolordusu Komutanı olarak katıldı. Cumhuriyet'in ilanından sonra 2'nci Ordu, 1933'ten itibaren de l'nci Ordu Komutanlığı görevlerinde bulundu 1921'de Tümgeneral, 1922'de Korgeneral ve 1926'da da Orgeneralliğe terfi etti. 14 Ekim 1945'te Yüksek Askerî Şûra Üyesi iken emekliye ayrıldı. TBMM'de I. Dönem Mersin, II. Dönem İzmir ve VIII. Dönem Burdur Milletvekili olarak yasama çalışmalarına katkıda bulundu. İstanbul'da öldü.
Orgeneral
Kazım Fikri ÖZALP
(1882-1968)
Makedonya'da Köprülü'de doğdu. 1902'de Harp Okulunu, 1905'te de Harp Akademisini bitirdi. Balkan ve I. Dünya Savaşlarında görev aldı 61. Tümen Komutanı iken İstiklal Savaşı'na katıldı Kocaeli Bölge Komutanı, Mürettep Kolordu Komutanı ve 3'ncü Kolordu Komutanı olarak yararlı hizmetler yaptı. 1921'de Tümgeneral, 1922'de Korgeneral rütbeleri verildi. 1922 yılı başında Millî Savunma Bakanı oldu 1926'da Orgeneralliğe terfi ettikten bir yıl sonra askerlikten emekliye ayrıldı. TBMM 'de I-VIII, Dönem Balıkesir, IX. Dönem Van Milletvekili olarak görev yaptı. 1924-1935 yılları arasında TBMM Başkanlığı görevinde bulundu. 1935'te tekrar Milli Savunma Bakanı oldu. Ankara'da öldü.
Orgeneral
Abdurrahman Nafiz GÜRMAN
(1882-1966)
Bodrum'da doğdu. 1903'te Harp Okulunu, 1906'da da Harp Akademisini bitirdi. Trablusgarp; Balkan ve I. Dünya Savaşlarında görev aldı. 8 Şubat 1921 tarihinden itibaren İstiklâl Savaşı'na katıldı. 1926'da Tümgeneral 1930'da Korgeneral ve 1940 yılında da Orgeneralliğe terfi etti. 2'nci Ordu Komutanlığı (1940-1945). Yüksek Askeri Şûra Üyeliği (1945-1949) yaptıktan sonra Genelkurmay Başkanlığına getirildi (1949). Bu görevinden 6 Temmuz 1950'de emekliye ayrıldı. 27 Mayıs 1960 hareketinden sonra oluşturulan Kurucu Meclise üye seçildi. İstanbul'da öldü.
Orgeneral
Mustafa İsmet İNÖNÜ
(1884-1973)
İzmir'de doğdu. 1903'te Mühendishane-i Berrî-i Hümayunu(Topçu Okulu), 1906'da da Harp Akademisini bitirdi. Balkan ve I. Dünya Savaşlarında görev aldı. 1920 yılı başlarında Ankara'ya gelip İstiklâl Savaşı'na katıldı. Genelkurmay Başkanlığı, Batı Cephesi Komutanı olarak başarılı hizmetler yaptı. I. ve II. İnönü Muharebelerini zaferle sonuçlandırdı. 1921'de Tümgeneral, 1922'de de Korgeneralliğe yükseldi. Mudanya ve Lozan Konferanslarında TBMM Hükûmetini temsil etti. Cumhuriyet ilan edilince Başbakanlığa getirildi. 1926'da Orgeneralliğe yükseldi. Ertesi yıl askerlikten emekliye ayrıldı. TBMM'de 40 yıldan fazla milletvekilliği yaptı. Başbakanlık (1923-1924, 1925-1937, 1961-1965), Cumhurbaşkanlığı (1938-1950) görevlerinde bulundu. Ankara'da öldü.
Aşkı Ya Yaşarsın Yada Yazarsın...
SaRıma LaRciverRt Oldun...
Korgeneral
Nurettin (SAKALLI)
(1873-1932)
Bursa'da doğdu. 1893'te Harp Okulunu bitirdi. 1897 Osmanlı-Yunan, Trablusgarp, Balkan ve I. Dünya Savaşlarında görev aldı. Irak Cephesi'nde Basra ve Bağdat Valiliği görevlerini de üstlendi.1918'de Tümgeneralliğe terfi etti. Mondros Ateşkes Anlaşması'ndan sonra 1919 yılında kısa süre Aydın ve izmir Valiliği görevlerinde bulundu. Temmuz 1920'de Anadolu'ya geçerek Merkez Ordusu Komutanlığı, l'nci Ordu Komutanlığı görevleriyle İstiklâl Savaşı'na katıldı. 31 Ağustos 1922'de rütbesi Korgeneralliğe yükseltildi. 1924'te Yüksek Askeri Şûra Üyeliğine atandı. Bursa Milletvekili seçilmesi üzerine 1925 yılında askerlikten emekliye ayrıldı. İstanbul'da öldü.
Korgeneral
Nihat ANILMIŞ
(1878-1954)
Filibe'de doğdu. 1896'da Harp Okulunu, 1900'de de Harp Akademisini bitirdi. Balkan ve I. Dünya Savaşlarında görev aldı. 1915 yılında Tümgeneralliğe terfi etti. Elcezire Cephesi Komutanı olarak İstiklâl Savaşı'na katıldı. Zaferden sonra Askerî Yargıtay Başkanlığına atandı. 1928'de rütbesi Korgeneralliğe yükseltildi. 1942 yılında emekli oldu. Ankara Milletvekili seçilerek 1942-1943 yılları arasında TBMM'de de görev yaptı. İstanbul'da öldü.
Korgeneral
Ali Fuat CEBESOY
(1882-1968)
İstanbul-Salacak'ta doğdu. 1902'de Harp Okulunu, 1905'te de Harp Akademisini bitirdi. Trablusgarp, Balkan ve I. Dünya Savaşları'nda görev aldı. 1917 yılında Tümgeneralliğe terfi etti. İstiklâl Savaşı'nın başlangıcında, Batı Anadolu Genel Kuvâ-yi Milliye Komutanı ve Batı Cephesi Komutanı olarak savaşa katıldı. 1920 yılı sonunda Moskova Büyükelçiliğine atandı. 1922'de TBMM ikinci Başkanı oldu. Korgeneral (1923) rütbesiyle 1927 yılına kadar Ordu Komutanlığı ve Milletvekilliği yaptı. TBMM'de I-II. Dönem Ankara, IV-VIII. Dönem Konya, IX. Dönem Eskişehir, X.-XI. Dönem İstanbul Milletvekili olarak görev aldı. TBMM Başkanı (1948), Bayındırlık Bakanı (1939-1943), Ulaştırma Bakanı (1943-1946) olarak devlete hizmet etti.
İstanbul'da öldü.
Korgeneral
Musa Kâzım KARABEKİR
(1882-1948)
İstanbul'da doğdu. 1902'de Harp Okulunu, 1905'te de Harp Akademisini bitirdi. Balkan ve I. Dünya Savaşları'nda görev aldı. 1918 yılında Tümgeneralliğe terfi etti. 15. Kolordu Komutanı iken Mustafa Kemal Paşayı ve Milli Mücadele'yi destekledi. Doğu Cephesi Komutanlığı sırasında Kars, Ardahan, Artvin'in işgalden kurtarılmasını sağladı. 1920 yılında, rütbesi Korgeneralliğe yükseltildi. l'nci Ordu Komutanlığı yaptı (1923-1924). 1927 yılında askerlikten emekliye ayrıldı. TBMM'de I. ve II. Dönem Edirne, V. ve VIII. Dönem İstanbul Milletvekili olarak görev aldı. 1946-1948 yılları arasında TBMM'nin başkanlığını yaptı. Ankara' da öldü.
Konu nizipli_mehmet tarafından (02.12.07 Saat 19:30 ) değiştirilmiştir.
Halide Edip ADIVAR
(1882-1964)
İstanbul'da doğdu.1901'de Üsküdar Amerikan Kız Kolejini bitirdi. Öğretmenlik ve müfettişlik görevlerinden sonra İstanbul Darülfünununda(Üniversitesinde) Batı Edebiyatı dersleri okuttu (1918-1919). İstiklâl Savaşı başlayınca Ankara'ya geçti. "Halide Onbaşı" olarak savaşa katıldı. Kadınların savaşa katkısını artırdı. 1926-1938 yılları arasında Avrupa ve Amerika'da yaşadı. Yurda döndükten sonra on yıl İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi İngiliz Edebiyatı kürsüsünü yönetti. 1950-1954 yılları arasında İzmir Milletvekilliği yaptı. Roman, hikâye, oyun, anı türlerinde eserler verdi. Türk'ün Ateşle imtihanı, Ateşten Gömlek, Vurun Kahpeye, Dağa Çıkan Kurt adlı kitaplarında İstiklal Savaşı'nın olaylarını işledi. İstanbul'da öldü.
Kara Fatma (Fatma Seher ERDEN)
(1888-1955)
Erzurum'da doğdu. Subay Derviş Beyle evlenip Balkan Savaşı'na katıldı. I. Dünya Savaşı'nda 9-10 kadınla Kafkas Cephesi'ne gitti. Eşleri Ermenilerce şehit edilmiş kadınlarla Ermenilere karşı çarpıştı. Milli Mücadele döneminde oğlu, kızı ve kardeşleriyle beraber Bursa ve İzmit'in düşman işgalinden kurtarılması için çalıştı. 300 kişiyi aşkın müfrezesiyle Sakarya ve Başkomutan Meydan Muharebeleri'ne katıldı. Üsteğmen rütbesiyle emekli oldu. Emekli maaşını Kızılaya bağışladı. 1954 yılında TBMM'ce kendisine tekrar aylık bağlandı. Ertesi yıl Erzurum'da öldü.
Şahin Bey
(1877-1920)
Antep'te doğdu. Asıl adı Mehmet Sait'tir. Şahan Bey olarak da bilinir. Rüştiyeden ayrılıp er olarak Yemen Cephesi'ne gitti. Alayını, mahsur kaldığı Aynelcebel Kalesi'nden kurtardığı için teğmen yapıldı. Balkan Savaşı ile I. Dünya Savaşı'nda Çanakkale, Romanya ve Filistin cephelerinde görev aldı. Mondros Ateşkeş Anlaşması'ndan sonra, Nizip Askerlik Şubesine atandı. Fransızlar Antep'i işgal edince, Kilis Kuva-yı Milliye Komutanı olarak işgal kuvvetleriyle çarpıştı. Uzun süre, Fransızların Antep'e destek kuvvet göndermesine engel oldu. Bostancı sırtlarında Fransızları Antep'e sokmamak için kahramanca savaşırken şehit düştü.
Sütçü İmam
(1884-1922)
Maraşlı olup asıl adı Ali, lakabı Hacı imam'dır.Uzunoluk Mescidinde imamlık yaparken aynı zamanda süt de sattığından "Sütçü imam" olarak da bilinmekteydi. İşgalci Fransız kuvvetleri içindeki Ermeni askerlerin Müslüman kadınlara sarkıntılık etmesi üzerine çıkan olaylarda, bir Fransız askerini öldürüp şehrin dışına çıkarak Maraş'ta bağımsızlık mücadelesini başlattı. Fransızlar, Maraş'tan kovulduktan sonra şehre döndü. Belediyece kaledeki topun idaresiyle görevlendirildi. Abdülmecit Efendi, TBMM tarafından halife seçilince 101 pare kutlama atışı yaparken barutun ateş alması sonucu yaralandı. 22 Kasım 1922'de öldü.
Aşkı Ya Yaşarsın Yada Yazarsın...
SaRıma LaRciverRt Oldun...
Hasan Tahsin Bey
(1888-1919)
Selanik'te doğdu. Asıl adı Osman Nevres'tir. 1916 yılında "Hasan Tahsin" lakabını aldı ve bu tarihten sonra hep bu adı kullandı. Şemsi Efendi ve Feyziye okullarını bitirdi. Paris Sorbonne Üniversitesinde siyasal bilgiler öğrenimi gördü. Bu üniversiteden mezun olup olmadığı bilinmiyor. 1918 yılında İzmir'e gelip ticaretle uğraşmaya başladı. 11 Kasım 1918 tarihinde Hukuk-ı Beşer gazetesini yayımlamaya başladı. Sulh ve Selamet Cemiyetinin İzmir şubesini kurdu. Yunanlıların İzmir'e asker çıkardığı 15 Mayıs 1919 günü işgal kuvvetlerine ilk kurşunu attı ve orada şehit edildi.
Köprülülü Hamdi Bey
(1886 – 1920)
Makedonya’nın Köprülü kasabasında doğdu. Mülkiye Mektebini bitirdi. Çeşitli ilçelerde kaymakamlık yaptı. İzmir’in işgalinden sonra Burhaniye Kuva-yı Milliye Komutanlığına getirildi. I. Anzavur İsyanı’nın bastırılmasında görev aldı. 26 / 27 Ocak gecesi Gelibolu Yarımadası’ndaki Akbaş Cephaneliği’ne baskın düzenleyerek buradaki silahları karşı kıyıya geçirmeyi başardı. 17 Şubat 1920 günü, Biga’da Kuva-yi Milliye’yi yok etmek için çalışan Ahmet Anzavur’la giriştiği mücadele sırasında şehit düştü.
Yörük Ali Efe
(1895-1951)
Aydın-Sultanhisar ilçesinin Kavaklı köyünde doğdu. Yunan işgali üzerine, Aydın'da ilk Kuva-yı Milliye müfrezesini oluşturarak silahlı mücadeleyi başlattı. Kuva-yı Milliye döneminde Menderes ve Havalisi Komutanlığını yaptı. İstiklâl Savaşı'nda, milis kuvvetleriyle, ilk defa düzenli orduya katıldı. Nazilli Cephesi'nde Yunan kuvvetleriyle kahramanca çarpıştı. Diğer efelerin, zeybeklerin Millî Mücadele'ye katılmasına öncülük etti. 23 Eylül 1951 tarihinde öldü.
Yahya Kaptan
(1891-1920)
Makedonya'nın Köprülü kasabasında doğdu. Balkanlarda Bulgar komitacılara karşı savaştı. Balkan Savaşları'nda Osmanlı Ordusuna gizli bilgiler sağladı. Teşkilât-ı Mahsusa (Gizli Örgüt)'da görev aldı. I. Dünya Savaşı'nda Balkan Yarımadası ve Irak Cephesi'nde görev yaptı. Ankara'da TBMM açılınca İstanbul'da Bekir Ağa Bölüğü'ne baskın düzenleyerek tutuklu bulunan vatansever ve aydınları kurtarıp Anadolu'ya geçmelerini sağladı. Gebze'de Kuva-yı Milliye'yi oluşturarak komutanlığını üstlendi. İstanbul Hükümetinin gönderdiği kuvvetler tarafından yakalandı. Başı kesilerek şehit edildi.
Aşkı Ya Yaşarsın Yada Yazarsın...
SaRıma LaRciverRt Oldun...