Lisanı muhafaza
İnsan,dili sayesinde dünyasını ve ahiretini şekilendirir. Şöyle ki, dili ile güzel şeyleri zikr ederek mertebesini yükseltiği gibi Kendisini cehennemede sürükler.
مَا يَلْفِظُ مِن قَوْلٍ إِلَّا لَدَيْهِ رَقِيبٌ عَتِيدٌ
İnsan hiçbir söz söylemez ki, yanında gözeten yazmaya hazır bir melek bulunmasın (kaf /18)
Kur'an-ı kerimde zikr edildiği üzere azımızdan çıkan her söz kayıt altına alınıyor .O halde İnsan her daim kendini Allah'ın huzurunda hissederek kendini küfre götürecek sözlerden kaçınması elzemdir...
Birçok hadis-i şerifte de dilin muhafazasını peygamber efendimiz tavsiye etmişlerdir.
Bir hadis-i şerifte Efendimiz (Aleyhissalâtü vesselam): “iki dudak arası ve apış arası hususlarında bana garanti verin ben de size cennete girmeniz konusunda kefil olayım” buyurur Cennete girmede bir garanti olarak lisanı muhafazayı gösteriyor Allah resulu .
Nedir bu dili muhafaza etmek, maddeler halinde inceleyelim.
1. Beddua
Kendinize beddua etmeyin,çocuklarınıza beddua etmeyin,hizmetçilerinize beddua etmeyin, mallarınıza beddua etmeyin! Allah'ın ihsanına nail olacağınız bir (eşref) saate rastlarsa (o bedduanız) kabul edilir de zararlı çıkarsınız. (Râmuz) buyruluyor.
Bir adam Abdullah'übnü Mübârek Hazretlerine gelir.Çocuğunun kendisine âsî olduğunu,söz dinletemediğini söyleyerek şikâyette bulunur.İbni Mübârek : Sen hiç çocuğuna beddua ettin mi? diye sorar. Adam Evet,zaman zaman ederdim, cevabını verince; İbni Mübârek Öyle ise ne diye kabahati çocukta arıyorsun!? Sen tâ başında onu ifsâd etmiş, âsî olmasını sağlamışsın der.
2. Küfr
Küfr: inkar etmek örtmek gizlemek manalarına gelmektedir.Bunu yapan kişiye ise , Kur’an’da “Kafir” (inkar eden) deniyor ..
küfürden çok korkmalı, az konuşmalıdır! Hadis-i şerifte, (Hep hayırlı, faydalı konuşun veya susun) buyuruldu. (Buhari)
Bir kimse, imanım var dese, fakat küfürden teberri etmese [uzaklaşmasa] mürted olur. Buna münafık gözü ile bakılır. Kalbte iman bulunması için, küfürden teberri gerekir. Bu teberrinin en aşağı derecesi kalb ile teberridir. En iyi derecesi de, kalbteki ayrılığı söz ile, hareket ile belli etmektir.
Mürtedin önceki ibadetlerinin sevapları yok olur. Tekrar imana gelirse, zengin ise, yeniden haccetmesi gerekir. Malları kendisine geri verilir. Namazlarını, oruçlarını, zekatlarını kaza etmesi gerekmez. Mürted olmadan önce, kazaya bırakmış olduklarını kaza etmesi gerekir. Çünkü mürted olunca, önceki günahlar yok olmaz. Mürted, imana gelirse, mürted iken kılmadığı namazlarını kaza etmez. Çünkü kâfirler dinin emir ve yasaklarıyla mükellef değildir. (Hindiyye)
3. Yalan
Yalan, Allah'ın hoşnut olmadığı ve insanlara yasakladığı bir tavırdır. Peygamber Efendimiz de, bunu sık sık dile getirmiştir. Peygamberimiz Efendimizin bu konuyla ilgili sözlerinden bazıları şöyledir:
"Yalanın her çeşidi günahtır..."
"Ey insanlar, pervanenin ateşe atılması gibi, sizi yalanın peşine düşmeye sevkeden şey nedir?"
"Yalan söz, büyük günahlardandır."
Suçların en büyüğü yalan söylemektir. (Hadis-i Şerif)
4.Gıybet
Sevgili Peygamberiz gıybeti “Birinizin, kardeşini hoşlanmayacağı şeyle anmasıdır!”(Ebu Davud, Edeb 40) şeklinde tanımlamıştır.
GIYBET DİNLEYEN NEYAPMALI?
Engel olmazsak, bizimle konuşurken gıybet yapanla suç ortağıyız.
İlk yapmamız gereken, “Kim ki yanında Müslüman kardeşinin gıybeti yapıldığı halde, gücü yeterken ona yardım etmezse, Allah onu dünya ve ahirette zelil kılar” (Camiu’s-Sağîr, ) hadis-i şerifini hatırlamak olmalıdır.
O anda kendimizi gıybeti yapılan kişinin yerine koymalı, bizden gıyabımızda bu şekilde söz edildiğinde rahatsız olup olmayacağımızı sormalıyız.
Onuru zedelenen kişinin üzülmesi gerekiyorsa üzülmeli, hakkını savunması gerekiyorsa savunmalıyız.
Gıybeti yapılan kişi kişisel dostumuzsa, mutlaka sözel olarak müdahale etmeli, onurunu savunmalı ve gıybeti suçlamalıyız.
Susturmanın bize zararı büyük olacaksa, ‘rahatsızlığımızı hissettirmek şartıyla’ oradan hemen uzaklaşmalıyız.
Radyo veya televizyonda yapılıyorsa, hemen kapatmalıyız. Bunları yapamıyorsak, dinlememeye çalışmalıyız.
Dahası, gıybeti dinlediğimiz için Allah’tan af dilemeli,
Gıybeti yapılan kişiye dua etmeli,
Duyduklarımızın etkisinde kalarak suizan etmemeye özen göstermeliyiz.
Uyarıp düzeltemediğimiz gıybetçiden, elimizden geldiğince uzaklaşmalıyız.
5. Munakâşa
Ravi-Ebu Ümame Resulullah (sa) buyurdular ki: "Ben, haklı bile olsa münakaşayı terkeden kimseye cennetin kenarında bir köşkü garanti ediyorum. Şaka bile olsa yalanı terkedene de cennetin ortasında bir köşkü, ahlakı güzel olana da cennetin en üstünde bir köşkü garanti ediyorum." (Kütübü Sitte HadisNo-5921)
6.Lanet
Resulullah (sav) buyurdular ki: "Laneti çok yapanlar kıyamet günü şefaatçi olamazlar, şehid de olamazlar." (kütübü sitteHadisNo-5345 )
İbnu Abbas Bir kişinin ridasını rüzgar savurmuştu, tutup rüzgara lanet etti. Resulullah (sav) müdahele buyurdu: "Sakın rüzgara lanette bulunmayın. O memurdur, (Allah`ın emriyle) iş görmektedir. Şunu bilin ki, kim bir şeye haksızlıkla lanet ederse, lanet kendisine döner."
(kütübü sitte HadisNo-5351 )
Lisanın afetleri bunun gibi birçok madde ile sıralanır mevla cümleyi kötü söz ve hareketlerden uzaklaştırsın. Müslümana güzel söz yakışır sözlerin güzelliği ile cennete ulaştırsın...
Rahman'ın kulları yeryüzünde mütevazı yürürler. Bilgisizler kendilerine takıldıkları zaman onlara güzel ve yumuşak sözle karşılık verirler." (Zümer, 63)