Artvin’in Şavşat ilçesinde yaşayan Salih amca arabasıyla yolun kenarında köfte satardı. Uzun süredir bu işi yapıyordu ve müşteri sıkıntısı çekmezdi. Bazen yoldan gelip geçenleri de köfte almaya teşvik eder ve bu şekilde iyi de müşteri toplardı. Bir süre sonra işini daha iyi yürütmek için bir dükkana taşındı. Müşterileri de bu gelişmeden memnundu ve dükkan yemek saatlerinde tıklım tıklımdı.
Üniversitede İşletme okuyan oğlu yaz tatili için eve gelmiş ve dükkanda babasına yardımcı olmaya başlamıştı. O dönemde Türkiye de döviz sıkıntısı ekonomik krize yol açalı birkaç hafta olmuş; ancak babası işlerinden memnun olduğu için bunun farkına bile varmamıştı. Babasına: ”Baba televizyon izlemiyor musun, gazete okumuyor musun? Büyük bir ekonomik kriz yaşanıyor. Büyük küçük bütün şirketler personel çıkartıyor ve bu durum daha uzun bir süre de devam edecek görünüyor”. diyerek Türkiye’nin ekonomik durumu hakkında öğrendiklerini babasına anlatmaya başladı.
Bunun üzerine Salih amca :”Eh, oğlum üniversite okumuş, gazeteleri de okuyor, televizyon da izliyor herhalde haklı olmalı” diye düşündü. Böylece aldığı etin ve siparişlerin miktarını azalttı, yeni bir işe girmenin ve ülkedeki olumsuz! ekonomik koşulların yarattığı tedirginlik içerisinde müşterileri çekebilecek reklam ve yatırımlardan kaçındı. Daha düne kadar dolan lokantası bir bir müşteri kaybetmeye başladı. Satışları günden güne düştü. Ve oğluna: ”Haklısın oğlum. Kesinlikle büyük bir krizin ortasındayız” dedi.
Acaba gerçekten ülkedeki kriz mi Salih amcanın işlerini etkiledi. Yoksa krizi yaratan Salih amca mıydı? Siz ne dersiniz?