Yıllar önce köşe yazarlığına başladığım ilk günleri hatırlıyorum.’ Dost acı söyler’ misali, zannederdim ki köşe yazarları bir sorunu gündeme getirince ilgililer hemen ilgilenir, ilgilenmesi gerekenler ilgilenmezse bilgilenen kişiler sorunu ele alır, ya çözer, ya kızar, ya teşekkür ya da şikayet ederler. Hiçbiri değilmiş. Köşe yazarları sadece yazar, okuyucular ve muhataplar ise konular ne kadar önemli olursa olsun, gülüp geçer, sorunlar yerine gazetenin bulmacasını çözerlermiş. Tabi hepsi öyle değil. Ama çoğunluğu malasef böyle. Sen istediğin kadar yaz.
Ne teşekkür, ne şikayet. Yurdum insanının üzerine sanki ölü toprağı serpilmiş. İsterseniz bunu bir misalle deneyelim. Aklıma gelen ilk sorundan başlayalım.

“Nizip’teki öğrenci servisleri problemi nasıl çözülür?”
Gerçi bu soru çok zor oldu ama bir defa ağzımızdan çıktı.
Evet sayın okuyucular cevabı bilen, yorum yapacak olan, problemi çözüp “ Son Kararım” diyecek kimler var? Hangi resmi daireler, hangi özel kurumlar, hangi dolmuş şirketi sahipleri, hangi okul idarecileri veya hangi okul aile birliği başkanları? Olayın vehametinin farkındamısınız? Konu hepimizi ilgilendiriyor, ama sorunun üzeine “Kim gitsin” diye sorduğumuzda muhatap bulamıyoruz. Biz çocukken bir yaramazlık yaptığımızda annelerimiz bizi “ Bana bak şimdi seni torbacıya veririm” veya “ öcü geliyor” “ dev geliyor” gibi sözlerle korkutuyorladı. Kaç yıldan beri bakıyorum ki, bu sözler değişmiş. Şimdiki tehditler hem çok manidar, hemde çok etkili çünkü anneler bebeciklerinin artık “ Bana bak uslanmazsan seni servise veririm” yada “ aman sus oğlum, servis geliyor” diye korkutuyorlar. Yollarımızın çoğu dar mahallelerimiz kalabalık ama ne gam. Bir an önce bir sonraki servise yetişmek isteyen dolmuşlar bu kadar kısa ve dar alanda bile nasıl bu kadar hızlı ve pervasız giderler, ilk kalkıştan beş saniye sonra 110 kilometrelik hıza nasıl ulaşılır. ( bu arada kasette değiştirilir). Halen anlayabilmiş değilim. ( Sahi, bazı dolmuş şoförlerinin uzmanlık alanına giren özel bir sorunun cevabını kendilerinden öğrenmek istiyorum. Sol kolunuz, camın dışında veya oturup arabayı tek elle kullanınca araba az benzin yakarmış, doğrumu bu?)
Gazi ve şehitlerimize saygımız sonsuz ama istiyoruzki, bunun sebebi trafik olmasın ve şu şarkı trafikle ilgili hiç söylenmesin. “Ölen ölür kalan sağlar bizimdir.”
Saygılarımla
Kalın sağlıcakla!.....
Yorumlayan: DERKENAR tarih 11.09.2006
Bana konu cok abartılı gibi geldi..Hem sonra sorunlar yazmaktan öte belediyeye kadar bir yol gidip orada bir muhatapla görüşmek suretiyle cözülebilir.Servis problemi ilçemize özgü bir problem değilki.Yani sözgelimi bu mesele kelaynak sorunu gibi bir sorun değilki.Aynı problem kilistede var. Bence problemi tespit etmekten öte çözüm sunmak elzemdir.Zira tespit edecek yığınla problem var.Nizip dolmuşcuları öyle uyarıyla uslanacak admlarda değillerdir üstelik

--------------------------------------------------------------------------------
Yorumlayan: admin tarih 11.09.2006
Değerli hocam;
Okulların açılacağı şu günlerde çok önemli bir konuya parmak basmışsınız. Bizler gördüğümüz aksaklıkları dile getirmeliyizki, yetkililer önlem almakta acele etsin.
DERKENAR arkadaşın yorumuna katılmıyorum. Sorun belediyenin değildir. Sorunun başka muhatapları var ve umuyorumki onlar buyıl daha radikal önlemler alacaklar. Sevisci arkadaşları uyaracak ve denetimi arttıracaklar.

--------------------------------------------------------------------------------
Yorumlayan: alikaygisiz27 tarih 16.09.2006
"En iyi okul eve en yakın okuldur". Öğrencilerin evlerine en yakın okullara devam etmeleri sağlanmalıdır.
başka neler mi yapılabilir. Okulun önüne gelen servisten müşteri konumundaki öğrencilerin ev adresleri alınır. Böyleci kimin pazarcamii mahallesinde oturupta, sahte belge düzenleyerek Cumhuriyet İlkokuluna devam ettiği anlaşılır.
Orta öğretimde ise, servis denetimleri sıklaştırılmalı, her serviste ücretsiz bir öğretmen ücretsiz taşınmalıdır. öğretmenler denetleyici görev yapmalıdır.