İmam Hatip Mezunları

dostlar,hani sn.osman demir bey bir ?eyler yazm??t? ve bende ona sitem ederek birkaç gün yazmama karar? alm??t?m ya.
??te söylenilmesi gereken ?eyleri farkl? bir biçimde söylemek üzerine k?sa bir hikaye.

önemli olan, anlat?lmak istenen seyi en iyi ?ekilde anlatmak oldu?una göre,
her ?eyin daha iyi anlat?labilece?i bir yol vard?r.

yeter ki onu bulmaya, uygulamaya ve ufkumuzu bu do?rultuda geni?letmeye
u?ra?al?m...yada sözümüzün nereye ve nas?l gidece?ini hesap edelim...

newyork''ta, brooklyn köprüsü üzerinde dilenen kör bir dilenci birgün, bir
?airin dikkatini çeker.

dilencinin boynunda as?l? bir tabela vard?r. ?air, dilenciye günlük
kazanc?n?n ne kadar oldu?unu sorar.

dilenci de sekiz dolar kadar oldu?unu söyler.

bunun üzerine ?air, dilencinin boynuna as?l? tabelay? ters çevirerek
bir?eyler yazar; ''?imdi buraya senin kazanc?n? artt?racak bir?eyler
karalad?m. bir hafta sonra yan?na geldi?imde bana sonucu söylersin'' der ve
oradan ayr?l?r.

?air, bir hafta sonra dilencinin yan?na u?ray?p kendini tan?t?nca dilenci;
'' bay?m size ne kadar tesekkür etsem azd?r. bir haftada kazanc?m ikiye
katland?. çok merak ediyorum tabelaya neler yazd?n?z?''
bunu üzerine ?air gülümser ve: tabelada "do?ustan körüm, yard?m edin"
yaz?yordu.

bense "bahar gelecek, ama ben yine göremeyece?im diye yazd?m" der.

selamlar sayg?lar

dostlar,
erciyes üniversitesinden sn.osman utkan bey'e .
bu bölümü okudu?unu ve takip etti?ini biliyorum.
osman bey sizin yaz?ların?z? da bekliyoruz.
selamlar sayg?lar

dostlar ve bugünkü yazaca??m son konu,gerçekler de?i?mez de?i?mesi gereken biziz olsun istedim.

frank koch, denizcilik enstitüsü’ne ait bir dergide ?u hadiseyi anlat?r:

e?itim filosuna ba?l? iki sava? gemisi, günlerdir kötü hava ?artlarında manevra yap?yordu. ben en öndeki gemide görevliydim. hava kararm??t?. köprüde nöbet tutuyordum. ara s?ra yo?unla?an sis nedeniyle görü? mesafesi k?sayd?. dolay?s?yla komutan köprüde kalm??, bütün faaliyetleri denetliyordu.
karanl?k çöktükten k?sa bir süre sonra , iskele taraf?ndaki nöbetçinin sesi duyuldu:“i??k! sancak taraf?nda”

komutan seslendi: “ düz mü gidiyor, k?ça do?ru mu?”

nöbetçi: “düz ilerliyor komutan?m” diye cevap verdi. demek ki gemi ile tehlikeli bir çarp??ma rotas? üzerindeydik.

komutan emir verdi; gemiye mesaj gönder! “çarp??ma rotas?nday?z. rotan?z? 20 derece de?i?tirmenizi öneriyoruz”

kar??dan ?u mesaj geldi:“ rotan?z? 20 derece de?i?tirmeniz önerilir”

komutan; mesaj gönder! “ben komutan?m. rotan?z? 20 derece de?i?tirin.”dedi.

kar??daki “ben deniz onba??y?m. rotan?z? 20 derece de?i?tirirseniz iyi olur.” diye cevap verdi.

komutan iyice hiddetlenmi?ti. h?rsla emretti : mesaj gönder! “ben bir sava? gemisiyim. rotan?z? 20 derece de?i?tirin “

kar??dan cevap geldi “ben bir deniz feneriyim !”

biz rotam?z? de?i?tirdik.

stephen covey’e göre ilkeler deniz fenerindeki kayalar gibidir. ?lkeleri çi?neyemeyiz, onlara sadece çarpabiliriz.
selamlar sayg?lar

selamlar.

sevg?l? arkada?lar ahmet karde??m?ze tesekkür eder?z y?ne b?rb?rınden güzelüç yazi yazmi?.bana göre üçü b?rb?rınden güzel.e?er ?nsanlar mutluluk kavramlarini sadece madd?yat üzerıne kurmadiklari sürece hayattan ve yaptiklari ??ten,çevreden mutlu olmalari vekend?s?yle bari?ik b?r?ek?lde ya?amalari ?ç?n h?çb?r sebep yoktur.öneml? olan k???n?n bunlari b?lmes? ve hayatinin her safhasinda uygulayab?lmes?d?r.ahmet karde??me sonsuz tesekkürler.d??er karde?ler?me sonsuz saygi ve selamlarimi gönder?yorum.

dostlar hastanede i?ler o kadar çok inan?n zaman bulam?yorum bu gün mesai çık???n? in?aallah sizlere ay?rmaya çal??aca??m .ahmet bey karde?im o kadar çok ve o kadarda güzel konular buluyorki hangisine kat?laca??m? ?a??rd?m inan?n cevap vermek için ö?len yeme?ine gitmedim.dosluk üstüne bende bir mesele anlatay?m

osmanl? pa?alarından birinin yahudi olan bir hizmetkar? varm??.bir gün bir toplulukta yahudi hizmetkar pa?an?n tam kar??s?nda durup,pa?aya ba? ve göz i?areti ile sessiz bir ?ekilde ima ederek pa?a,pa?a diye i?aret,i?mar etmeye çal??m?? pa?a saga,sola bak?n?p bir ?ey anlamay?nca hizmetkarda i?aret ve ikaz?nda ?srar etmeye devam etmi?. pa?ada bu hal ve harekete k?zarak, ulan ne söyleyeceksen söyle insan? delledirme diye k?z?nca,yahudi hizmetkar korkulu ve titrek bir ses tonuyla :

- pa?am ?alvarın?z?n dü?meleri açık deyince;

pa?a alayl? bir eda ile ülen yahudi dost olsan ba?a bakars?n,dü?man olsan aya?a.yahu senin ne oldu?un belli de?il demi?. selamlar

he he he ta?lar? yuvarlay?n bakal?m ama cüssem büyük oldu?undan nas?lsa direnebilirim.
ben en kibar cinsinden söyledim daha da sert söyleyebilirim. neyse yeterki sizin de sesinizi duyal?m bana ne derseniz deyin. benim yazaca??m birkaç konu vard? ama ?imdi toparlayamad?m. birikiyor yazaca??m
selamlar ve sayg?lar

dostlar,
sadece tek cümle yaz?yor ve takdiri sizlere b?rak?yorum.
yorum yok...
selamlar,sayg?lar

heh .heh. heh..........can?m osman?m vallahi sana ta? atmad?m gerçi kö?ker sevdi?i gönü( ayakkab? yapmak için ) yerden yere vururmu?, sen, ya nohut dürümsüz kald?n, yahut meyan ?erbetini fazla kaç?rd?n durumunu hiç iyi görmüyorum ahmet bey karde?imiz on dörtlü gibi tak?r tak?r sayd?r?yor sende t?k yok.notlar?m? kaybettim diye yazm??s?n.muharrem karde?imse(nasraddinhocan?n heybe i?i gibi)ben size yapaca??m? bilirim diyor.

-adam?n biri ben halepte k?rk ar??n atlad?m demi?.demi?ler karde?im halep burda de?il ama ar??n burda hadi gel atla.adam;

-karde?im ben halepte atlar?m demi?. selamlar sevgili karde?lerim

dostlar,yorumsuz olarak yazmaya devam ediyorum.dostluk
· felaket kabar?k dost say?s?n? s?f?ra indirir
· ?yi dostluklar, hesaps?z kurulur.
· felaketin bir iyili?i varsa, hakiki dostlar?m?z? tan?tmas?d?r.
· hakiki arkada?l?k, s?hhatten farks?zd?r, k?ymeti, ancak elden gittikten sonra anla??l?r.
· hiçbir arkada? arkada?l???n? ispat edene kadar gerçek arkada? de?ildir.
· bir dostun üzüntüsünü herkes payla?abilir. ama bir dostun ba?ar?larına içtenlikle sevinmek bir ruh hasleti gerektirir.
· kusurların?z? söyleyebilecek arkada? bulun.
· gerçek arkada?l?k iki bedende ya?ayan bir ruhtur.
· hakiki arkada?l?k s?hhatten farks?zd?r. k?ymeti elden gittikten sonra anla??l?r.
· ?yi arkada?, güzel koku satan gibidir. sana, koku sürmese bile yan?nda bulundu?un müddetçe güzel kokusundan faydalan?rs?n.
· ay?ps?z dost arayan dostsuz kal?r.
· dostluktan sayg?y? kald?ran, onun en büyük süsünü kald?rm?? olur.
· dost kötü günlerde belli olur. ?yi günlerde ise yüzlercesi bulunur.
· yaln?z kendi nefsini dü?ünüp dost arayan, hizmetçi ar?yor demektir.
· ?nsanların en acizi dost edinmeyendir. bundan da acizi ise dostunu yitirendir.
· zay?fların kini, dostluklar? kadar tehlikeli de?ildir.
· gerçek dostlar, iyi günlerde davet edilince sizi ziyaret eder. kötü günlerinizde davet edilmeden gelirler.
· dostunuzu s?k s?k ziyaret edin, çünkü üzerinde yürünmeyen yollar, diken ve çal?l?klarla kaplan?r.
· her ?eyin yenisi dostun eskisi makbuldur.
· baki'ye dostlar? sorar; "kaç çe?it dost vard?r?" diye. baki, "üç çe?it dost vard?r" der: * bir dost vard?r g?da gibidir, sen onu hergün arars?n. * bir dost vard?r ilaç gibidir, gerekti?inde arars?n. * bir dost vard?r hastal?k gibidir, o seni arar.
· e?er bir s?rrın, s?r olarak kalmas?n? istiyorsan?z, kendinizin bile bilmemesi gerekir.
· dostun att??? ta?, ba? yarmaz.
· dostluk, birlikte oldu?unuzda hiç söz etmeseniz bile, ne kadar güzel sohbet etti?inizi dü?ünmektir.
· felaket, kabar?k dost say?s?n? s?f?ra indirir.
· ?yi dostluklar, hesaps?z kurulur.
· felaketin bir iyili?i varsa, hakiki dostlar?m?z? tan?tmas?d?r.
selamlar sayg?lar

dostlar,bu yaz?da sn.?smail bingöl''ün dotsluk ve türküler isimli yaz?s?d?r.
"akl?m?z yeni yeni erme?e, e?yan?n, insan?n ve çevrenin ne olup, ne olmad??? hususunda dü?ünmeye, kavrama aç?m?z? geni?letmeye ba?lad???m?z y?llarda, etkilendi?imiz seslerden biri de, anadolu''nun dert kokan, çile kokan, ac? kokan, hüzün kokan, insanl?k kokan türküleri, â??kların yürek da?lay?c?, gönül ba?lay?c? na?meleri, deyi?leriydi.

uzak geçmi?imizde ya?ananlar? bugüne ta??yan türküler... ruhumuza aksettirdikleriyle bazen ne?elendiren ve ço?u zaman da hüzünlendiren türküler... türkülerimiz... "anadolu insan?n?n söyleme?e mecbur oldu?u" ezgiler... niye derseniz; çünkü ne yemen''in yüreklerde açt??? yaralar kapanm??t?r daha, ne de çanakkale''nin... allahüekber da?larında so?u?a ve yoklu?a kurban verdi?imiz binlerce civan?n kokusunu duymak mümkündür o civardan geçerken... ve de di?er sava?larda, y?k?mlarda, yang?nlarda, depremlerde kaybettiklerimizin ac?lar? hâlâ tazedir yüreklerde...

bu co?rafyada, gerek kendi dü?üncesizli?imizden, gerekse ba?kaların?n dü?manl???ndan ötürü rahata ve huzura hasret kald???m?z için hüzünle ortak olmu?uz adeta... hüzünlü yüreklerin tercüman? ise türkülerimiz olmu?.

ve bugün; geçmi?te ya?anan her olay?n canl? ?ahidi gibi aram?zda dola?an türkülerimize birileri kayıts?z kalsa bile; onların dilinden anlayan ve onlara dünyalarında yer ay?ranlar ço?unluktad?r yine de...

onlar ki; ne söyleyeni belli, ne de yazan?... bir kervan ki; en az binlerce y?ld?r insan?m?z?n hissiyât?n? dile getirmekte ve dü?üncelerine kaynakl?k etmektedir. hepsi de birbirinden güzel na?melere, birbirinden manâl? sözlere sahip bu halk ezgileri; dinleyenini bir ba?ka etkiliyor, söyleyenini bir ba?ka...

halk irfân?n?n adeta üzerlerine titreyerek ba?rında saklad???, büyüttü?ü ve bugüne getirdi?i türkülerimizin her birinde bir dram, her birinde ölümsüz bir sevda, her birinde cihan? a?latacak koskoca bir hüzün gizlidir. yak?landan... y?k?landan...savrulandan... kavu?andan... kavu?amayandan... geriye kaland?r onlar... sönen ocaklar? anlat?r, yanan yüreklerden söz ederler. ezilen de vard?r içinde, ezen de... zalimde boy gösterir aynas?nda, zulmü de... mazlumun ah?ndan da bahis açar, adaletin nas?l tecelli etti?inden de... dolay?s?yla; anlayarak, dü?ünerek, kendini vererek dinleme çok önemlidir türküleri...

yaral? yüreklerin ürünü olan türkülerin ne dedi?ini, ac?n?n fark?nda olanlar daha iyi anlar. zira; ac? insan? olgunla?t?r?r, dü?ündürür; dü?ünmek ise insan? insan eder. onun için dinlemesi de tahammül ister, söylemesi de... kuru bir gönülle söyleme, ta? gibi yürekle dinleme hiç bir anlam ifade etmez. zaten böylelerinden de bu i?i yapmalar? beklenemez.

as?rlar öncesinde yüreklerden kopup gelmi? bu halk verimlerinde; herkes bir kö?eden, herkes bir yandan, herkes bir yöreden, herkes bir bucaktan ses veriyor; varoldu?unu, ya?ad???n?, hâlâ ayakta oldu?unu ve hâlâ unutulmad???n? ispata çalışıyor sanki...

"dostun dü?man olmad? ki bilesin." diyen bir türküde, dosttan görülen ihanetin büyüklü?ünü bütün ç?plakl???yla görmek mümkün...

ba?kalarından görülen kötülükler, ihanetler neyse ne de... ?llâ dosttan görülen en küçük bir kötülük, insan? derinden üzmeye yeter de artar bile... onun att??? gül dahi olsa, dostunu incitir de ondan... bir türküde de söylendi?i gibi:

"?u kanl? zalimin etti?i i?ler,

garip bülbül gibi yaralar beni.

ya?mur gibi ya?ar ba??ma ta?lar,

?lle dostun gülü yaralar beni."

hallac-? mansur''u da, dâra çekmeleri de?il, dostunun att??? gül incitmemi? miydi? ve a??k veysel''e o me?hur "kara toprak" ?iirini söyleten dostların?n ihaneti, vefâs?zl??? de?il miydi acaba?

"dost dost diye nicesine sar?ld?m,

benim sad?k yârim kara toprakt?r."

ozan, ihanet hançeriyle kendisini s?rt?ndan vurmayacak olan?n yaln?zca kara toprak oldu?unu anlam?? ve s?rt?n?, çekinmeden yaln?zca ona dayayabilece?ini ö?renmi?tir.

bir yazarın da dedi?i gibi;

"ama art?k kimse ?a??rm?yor, ilk b?ça?? s?rt?na saplayan dostuna. ne var ki; belki de s?rt?n? yaln?zca duvarlara teslim etmen gerekiyor: yorgun ve bilgedir onlar ve hiç ihanet etmezler."

bu söyleyi?te, a??k veysel''e kat?lman?n oldu?unu i?aret etmeye bilmem lüzum var m?? ve devam ediyor yazar dostluk üzerine dü?üncelerini ortaya koymaya :

"?nsan?n tükendi?i, çözüldü?ü ve bitti?i noktada plastik çiçekler gibi, plastik dostluklar boy veriyor. monoton, s?radan, sahte bir “merhaba”dan olu?an dostluklar bunlar.(...)göz göze gelmiyor art?k insanlar. çünkü birbirlerinin gözlerinde ihaneti okuyorlar. (...) her gün birbirinin aç???n? ar?yor, “dostlar”. ve asla affetmiyorlar, ilk hatas?n? yakalad?klarında dostların?n, birer k?l?ç gibi kulland?klar? i?neleri ac?mas?zca sapl?yorlar birbirlerine. ve dostlar çiçek vermiyor birbirlerine bu kirlenmeler ça??nda."

erol anar''?n bu cümlelerinden sonra bir de, son y?llarında ahbaplar? ço?al?p dostlar? azalan ve "dünyada en üstün de?erin ?iir, dostlu?un da ?iirden daha de?erli oldu?unu" söyleyen ?air yahya kemal''e kulak verelim:

"ufuk, ufuk diyorlar: nedir ufuk? bir bo?luk nihayet. ne kadar bakarsan bak, görsen görsen kendini görürsün içinde. as?l ufuk nedir bilir misiniz? bir dostla bir masada kar?? kar??ya oturur, gözleri gözlerinizde konu?ursunuz: ??te o dost insand?r ufuk."

türkülerden söze girdik ve yitip giden, kaybolan bir ?eylerin de etkisiyle türkülerde anlat?lan dostlu?a tak?ld? kalemimiz... oradan da, dostluk üzerine kelâm eden ki?ilerin sözlerine...tabii bo?una de?il bu tak?lmalar?m?z... ki?i eksikli?ini ya da azl???n? hissetti?i ?eylere daha çok tak?l?r duydu?u rahats?zl?k sebebiyle... ama, yazar oktay akbal''?n da dedi?i gibi;

"önemli olan ?u, tek bir dostunuz bile varsa bilin de?erini. küçük çıkarlar, geçici amaçlar için bozuk para gibi harcamay?n. “dünyada dost vard?r.” ilkesini yaratmaya çal???n. gücünüz yetti?ince."

?nsan her zaman, ba?lad??? konuyu i?leyerek sonuçland?ram?yor yaz?s?n?...t?pk? bizim bu yaz?m?zda oldu?u gibi... fakat, yazd?klar?m?za ?unu da ilave etmeden söze son verme taraftar? de?iliz:

riya kokan dostlukların ve riyakârl?kla dolu yüzlerin egemen oldu?u bir dünyada ya?aman?n zorlu?unu en çok çekenler, herhalde "dostluk" kelimesi kendileri için anlam ifade edenler olsa gerek."
selamlar,sayg?lar



Edited by - Ahmet karada? Tarih: 28 Haz 2005 17:54:50

allahu tealan?n ilk yaratt???, muhammedin nurudur.

allahu tealan?n ilk yaratt??? , muhammedin ruhudur.

sev?ili karde?lerim aff?n?za s???narak yaz?yorum,zira bizler kahve kö?elerinden mevlan?n lutfu keremiyle buralara geldik.lütfen kusurumuz olursa ho? görünüz.

bir hadisi ?erifte efendimiz ?öyle buyuruyor. allahu teala buyurdu :

hiç bir ?ey yok idi yal?n?z benvard?m, ben kendi kendi nurundan ey habibim senin nurunu yaratt?m ve senin nurunu ar?? alaya ast?m uzun zaman sana nazar ettim senin nurundada bütün mükevvetat? yaratt?m buyurmu?.sonra insan? ç?n ç?n öten kuru bir balç???n içine koymu?.?nsana , kendi nurundan göz vermi? filimibitmez onu gönül evinin penceresi yapm??.ak?l vermi? rabbini bulsun diye zeka vermi? mucitlik yaps?n ihtiyac?n? görsün diye vucut vermi? içinde or?anlar vermi? ya?as?n diye,yedi?inden tat als?n ?ükretsin diye.kalp vermi? en önemlisi kalbin içine gönül koymu? içi sevgi dolsun ve tecelligah olsun diye.ahmet bey karde?im gönülle ba?lad? allah ondan raz? olsun bizde devam edelim dedik çok önemli bir konuya temas etti?i için kat?lmadan edemedik.

kalp ba?ka gönül bakad?r.ikisi ayn? de?ildir.kalp insan?n içinde hayvani bir uzuvdur.gönül manevi bir letaiftir ve makam? kalptir.?eref ve büyüklük bak?m?ndan gönülden daha büyük ve ?erefli daha eftal bir mahluk yoktur.tarif edilecek bir cisim de?ildir.kalbin kö?elerinden bir kö?ededir. kalbe ilahi tecelliler zuhur etti?i zaman i?te o gönül denilen ?ey titremeye ba?lar.??te gönül evi titrerse mevla o gönüle rahmetini indirir.gönülü alimler ?öyle tarif etmi?.yumurta gibi içi nur dolu bir ?i?e gibidir demi?ler.bu s?rça saray? kim y?karsa mevla ona kadaplan?r zira mevlam?z hiç bir ?ey beni ihata edemedi insan gönlü hariç buyurmu?.

hz mevlana bu i?i ?öyle izah etmi? hele bir bak?n dünyan?n her yerinden bütün ba?lar gönülde allah muabbet ve inanc?yla kabeye döner.kabeyi ortadan al?r kald?r?rsan ba?lar ba?lara gönüller gönüllere döner gönüldede allah var buyurmu? ve çok güzel izah etmi?.?imdi her ?ey allahtan bir parça oldu?una göre kar??daki insan? veya mahluku nas?lk?r?p incite biliriz nas?l küçük göre biliriz,nas?l insan kabi gönlü k?rabiliriz mümkünmü

??te doslar mevla insanlar? bu gönüllerle me?rep me?rep yaratm?? kimin ruhi insan?kime yak?n ise dost olmaya arkada? olmaya çal??m??.ahmet bey karde?imiz dost ve doslu?un ölçülerini çok güzel anlatm?? bizede yazacak pek bir ?ey b?rakmam??.?ki sahabi tart???r durur di?er sahabilerde onlar? sakinle?tirmeye çal???rken tam o s?ra pey?amberimiz gelir,tebessüm ederek ?öyle buyurur siz o iki ki?iyi kendi haline b?rak?n onlar ruhlar alemindeykende hep tart??t?lar buyurmu?.karde?lerim kim ruhlar aleminde kime yak?n arkada? ve dost oldu ise yer yüzüne gelirken öyle geliyorlar.

dost bulmak çok zor insan hayat?nda kamil ve salih dost bir tane olur.ikincisi olmaz digerleri sade dost ve arkada?t?r.ben 45 y?l?k dünya ya??mda bir tane bulabildim.zira dost o kimsedirki senden zahiren haberi olmadan sen uyuyamazsan gece oda uyuyamaz,sen hasta olursan oda hasta olmu? gibi ac? çeker sen sevinirsen oda sevinir.dost insan? sadece allah için sever .sevgili pey?amberimiz ?öyle buyurmu?:

?u üç ?ey üçü bir arada bir müslümanda çok zor bulunur1-allah için dost 2-?man(takva ehli) kad?n 3-helal r?z?k

sevgili ahmedim dost çok zor bulunur 30-40 y?ll?k emek laz?m allah resülü o kadar y?ld?z?n içinde kendine dost edindi?i sahabenin say?s? bellidir. vakit kalmad? ak?am oldu arkas? yarın diyerek hepinizi sevgi ve muhabbetle kucakl?yorum

dostlar,sn.ay?e solak'in dostluk üzerine yazd??? denemesini sizlerle payla??yorum.
"öneml? olan dostu kaybetmemek

dostluk, sevgisi sönmü? ?u ça?da k?ymetini bilmedi?imiz de?erlerden biri... t?pk? sevgi, inanç, karde?lik gibi... sa?l?k gibi, ?ükrünü hakk?yla eda edemedi?imiz nimetler gibi...

k?ymetini bilmedi?imiz, hatta öyle ki aray?p da bulamad???m?z bir de?er dostluk...

önceden “dost bulmak kolay, önemli olan o dostu kaybetmemek” derken, art?k bu söz “dost bulmak zor, onu kaybetmemek, dost kalabilmek daha da zor” ?eklinde hayat?m?zda yank?lan?r oldu. çünkü art?k menfaatlere endeksli ili?kilerimizde güven duygusu tarumar oldu. oysa menfaatlerin oldu?u yerde hangi güzel duygu, hangi de?er varl???n? sürdürebilir ki?..

gerçek sevgi ve dostlukların oldu?u yerde menfaatler olur mu hiç?

tabi ki bu güzel de?erlerin bulundu?u yerde “ben” diye feryat edenlerin menfaatlerinin bulunmas? mümkün de?il. çünkü dostluk “ben” de?il, “biz” diye feryat eder. çünkü dostluk payla?makt?r. sevgiyi, mutlulu?u, sevinci, ac?y?, kederi, hüznü payla?makt?r. ayn? bardaktan suyu payla?mak, bir ekme?i ikiye bölüp payla?mak, sevgi dolu bir yüre?i payla?mak, ayn? fikri, ayn? zikri, ayn? davay? payla?makt?r dostluk.

dostluk hiçbir kar??l?k beklemeden payla?mak, hiçbir kar??l?k beklemeden verebilmektir, sende ne varsa dostuna...

t?pk? hz. ebu bekir gibi dostuna, dost bildi?ine kendini adayabilmektir. dostluk, ebu bekir’in rasulullah’a (s.a.v.) muhabbetindeki yegane s?rrın ad?d?r. dostluk, medine’ye te?rif eden rasulullah’? misafir etmede yar??an ensar heyecan?n?n ad?d?r.

ve bütün bu vefakâr davran??ların temelinde bulunan en yüce dosta dost olabilmek arzusu, ?brahim halilullah makam?na ula?abilme gayesidir dostluk...

dostluk sayg?, sevgi senfonisi içinde edebin ba?tac? oldu?u, özveri, fedakârl?k ve bütün güzellikler ad?na ne varsa harmanlan?p gönülden gönüle sunulan en güzel senfoni ve ashab-? suffe karde?li?inin günümüzde yank?lan???n? bulan kutlu bestedir. e?er ki, bugün bu kutlu bestenin yank?s?n? gönüllerimizde duyam?yorsak, asr? saadetin alt?n sayfalarına alt?n harflerle kaz?nm?? bir hazine olan ensar ve muhacir karde?li?ini, dostlu?unu kavrayamay???m?zdand?r.

dostluk, bizden olmayana, bizim gibi dü?ünmeyene yüre?imizin kap?ların? kapamak de?il, hatalar? olanlar? hatalarından dolay? yaln?z b?rakmak de?il, günahlar? olanlar? kendi terazimizde yarg?lamak de?il.

dostluk bizden olmayana bizdeki güzelleri gösterebilmek, bizim gibi dü?ünmeyenlerin de dü?üncelerini dinleyebilmek, hatalar? olanlara yanl??ların? gösterebilmek, günahkâr olanlara “gel beraberce, tevbe edelim, bir daha dönmemecesine.” diyebilmektir.

dost, dostlar, günah?yla sevab?yla bizden olan, gönül bahçelerimizin kap?ların? sonuna kadar açt???m?z yegane insan veya insanlar...

dostlar ?rmak gibidir. kiminin suyu az, kiminin çok. kiminde ellerin ?slan?r yaln?zca, kiminde ruhun y?kan?r boydan boya...

evet dostlar ?rmak gibidir. kiminde ellerimiz ?slan?r, kiminde ruhumuz y?kan?r.

ya biz, bizler nas?l dostuz? dostlar?m?z?n sadece ellerini mi ?slat?yoruz, yoksa ruhunu y?kayabiliyor muyuz? e?er ki dost dedi?imiz insan? her?eyi ile kabul edebilmi?sek, güzel yönlerine güzellikten bakabiliyor, hatalarına birlikte yan?p, birlikte a?lay?p, birlikte düzeltme yoluna gidebiliyorsak, dost ac? söyler ama do?ru söyler ho?görüsüyle hareket edebiliyorsak ve k?r?lmadan, gücenmeden bütün açık yüreklili?imizle konu?abiliyor, birlikte dertlerimize çareler arayabiliyorsak, dostun ruhunu y?kayan ?rma?? olabilmi?izdir.

hayat?n bütün zorluklarına kar?? bir cephede sava?an askerlerin edas?yla omuz omuza verebiliyorsak, kar??m?zdaki insan?n derdi ile dertlenip, en ufak hüznünü, ac?s?n?, bütün azalar?m?zda hissedebiliyorsak, sevinçlerine kendi sevinçlerimizden daha co?kulu ç??l?klar atabiliyorsak dostluk merdiveninin basamaklarından emin ad?mlarla çık?yoruz demektir.

dostluk ipek böce?i hassasiyeti ile ezeli ve ebedi karde?lik ba??n? örebilmek. evet bu güzel de?eri olu?turabilmek ipek böce?inin ipe?i olu?turmas?ndaki hassasiyeti ister. çünkü güzel olan her?ey gibi de?erli olan her?ey gibi dostluk da zor i?tir, hassasiyet ister.

onun içindir ki, dostlara en güzel duygularla uzatt???m?z çiçeklerin ellerimizden kald?r?mlara dü?mesi ve dostlar taraf?ndan çi?nenip geçilmesi kadar ac? vermez hiç bir ?ey...

onun içindir ki dost vurgunlar? kadar hiç bir ?ey kanatmaz insano?lunun yüre?ini...

gelin dostlar, sevgisi sönmü? ?u ça?a inat dostlar?m?za, dostluklar?m?za sahip çıkal?m.

gelin en güzel duygular?m?z? yükledi?imiz bir tebessüm ile ilk kar??la?t???m?z dostumuza b?rak?verelim can-? gönülden...

gelin yüre?imizdeki dostane sevgilerimizi söyleyelim dostlar?m?za... en az?ndan “dostlu?un için minnettar?m” diyerek gönüllerinde meltem rüzgarlar? estirelim.

gelin dostlar?m?za dualar edelim g?yab?nda, rahman?n bile geri çevirmedi?i, anne duas? kadar içten dualar...

gelin zahiri ve batini mesajlar gönderelim dostluklar? anlatan...

mesela “dostluk a?lamaksa, yüre?indeki yas? payla?maksa, üzüldü?ünde s?cak bir kucaksa ve dostun için ate?e at?lmaksa, dünya durana dek, bu ruh ölene dek dostumsun.” diye seslenen...

mesela:

“bizim ömrümüzde bir ?rmak vard?r.

köpüklerinde hayallerimizi yüzdürdü?ümüz

bizim ömrümüzde dostlar?m?z vard?r

günlerimiz ayr? geçti?inde üzüldü?ümüz” diye hasretlerimizi ifade eden...

gelin en çok sevdi?imiz, dostluklar ad?na söylenmi? bir melodiyi dostlar?m?z?n gözlerinin içine bakarak bir kez daha terennüm edelim beraberce.



bir k?v?lc?m dü?er önce, büyür yava? yava?

bir bakars?n volkan olmu? yanm??s?n arkada?

dolduramaz bo?lu?unu ne ana ne garda?

bu en güzel, en s?cak duygudur arkada?.



ortak olmak her sevince, her derde, kedere

ve yürümek ömür boyu beraberce elele

olmas?n hiç, o ta içten gülen gözlerde ya?

yollar?m?z ayr?lsa bile seninle arkada?.



evet arkada? kim oldu?umu, ne oldu?umu

nereden gelip nereye gitti?imi sen ö?rettin bana

ellerimden tutup karanl?ktan ayd?nl??a sen çıkartt?n.

bana yürümeyi ö?rettin yeniden elele.



ve daima ileriye



bir gün, bir gün birbirimizden ayr? dü?sek bile

biliyorum hiçbir zaman ayr? de?il yollar?m?z

ve ayn? yolda yürüdükçe gün gelir ellerimiz

yine dostça birle?ir ayr?lsak bile kopamay?z.



m?sralar?yla yeniden yank?s?n? bulsun dostlar?m?z, dostluklar?m?z gönüllerimizde...

dile?imiz o ki ba?ta yüce dosta dost olabilmek.

ve yine bir dostun temennilerinde oldu?u gibi:

“ebedi bir ülkede daimi dost kalabilmek” dileklerimizle...


selamlar,sayg?lar

dostlar,sn.o.seyfi arın?n dost isterdim ?iirini okumaya ne dersiniz... (san?r?m sistemden kaynaklanan bir nedenle nesir halinde görüntüleniyor)



"ben dost isterdim, gelirken gülsün, giderken a?las?n.

s?r küpünü çifte keten ipli?i ile ba?las?n.

hayat karmakar???kt?r, onda a?lamak da var gülmek de...

bu uzun yolculuk da yan?lmak da var dü?mek de...



dost dosta a?lar bir gün ayr? yatarsa

kim s?zlamaz kalbe i?ne batarsa



dost dosttan iyi niyet ister

dost dü?en dosttan nas?l diyet ister

devran kanc?kt?r hep ba?a çorap örmek ister

dost dostu her zaman ayakta görmek ister

dost, dost yoluna kum, çak?l, sermez do?rudur, yar?m ak?l her i?e ermez"



selamlar,sayg?lar



edited by - ahmet karada? tarih: 29 haz 2005 15:34:59

dostlar,dostluk üzerine söylenilen bir kaç sat?r daha var ki sizlerle payla?mak istiyorum.
"hayatta üç arkada? vardir, biri ekmek gibidir her zaman ararsin , biri ilaç gibidir gerekti?inde ararsin, biride mikrop gibidir o gelir seni bulur."
selamlar sayg?lar

Edited by - Ahmet karada? Tarih: 29 Haz 2005 15:41:48

evet ne yazmal? mesele ne?

?imdi akl?m?z? beynimizi elimizi kolumuzu ab sard??? için onun hakk?nda bizim görü?ümüz biliniyor ama farkl? dü?ünmememiz gerekenler insanlarla fark? dü?ünüyor farkl? dü?ünmemiz gerekn insanlarla ayn? dü?ünüyor.

burada beni bir ?a?k?nl?k al?yor haniyanl?? otobüse binen otobüs yolcusu var ya onun gibi. koltu?unuzda ba?ka birisi oturuyor ve siz yolculardan hiç birini daha önce hiç görmemi? siniz. ama otobüs sizin yolculuk yapt???n?z araç san?yorsunuz oysa sizin otobüsünüz yan tarafta duruyor onlarda sizi ar?yorlar kalkmak için.

ulusalc? grup var hepsi ab ye kar?? (do?u perinçek) ama bazen onlar? dinlerken kendimi çimdikliyorum nas?l olurda ben bu adam gibi dü?ünebiliyorum aman allah?m nas?l bir ?ey bu. daha ba?ka gruplarda var. hiç birisi bana benzemiyor ama benim gibi yada ben onlar gibi dü?ünüyorum.

kendimi s?k?yorum görü?lerim yanl?? diye. yok görü? ve tak?ld???m konular hep aç??a çık?yor. ab bize herhangi bir ?ekilde ve herhangi bir konuda yarar sa?lamayacak.

niye sa?las?n. adamların tarihi bizden farkl? onlar bizimle sava?m??lar biz onlarla.

adamların sevdi?i insanlar bizden farkl?. adamların çal??ma hayatlar? bizden farkl? velhas?l benzer taraf?m?z hiç yok.



as?l meselelerden birisi de güçlü türkiyenin hiç kimsenin i?ine gelmemesi



yani masaya yumru?unu masaya vuran türkiye ne abd''nin ne ab''nin nerusya''n?n ... k?saca hiç kimsenini?ine gelmemekte. ald??? kararlar çal??malar ve bize dayatmalar? da sistemli olarak bizim zay?f kalmam?z üzerine. ?imde biz bu ülkelerden herhangi birinin tavsiyesini ciddi bir ?ekilde al?p kendimize uyarlad???m?zzaman onların istedi?i gibi zay?f kalmaya raz? olmaktay?z.

tar?m politikan ?u olacak

e?itim poltikan bu olacak

sanayi politikan ?öyle olacak

savunma politikan orada dur hiç savunma politikan olmayacak.. nas?l yani... ?ey yani senin kendini savunmana gerek yok. sen savunman? siyasi yapacaks?n. ..... buraya iyice dü?ünelim.



daha ba?ka bir sürü ipe sapa gelmeyen emir ve direktifler.

sonuç sonuçta ?unu diyecekler.

rahmetli iyi emir kuluydu ne dedikse he dedi ama ölü bir türkiyeyi daha çok seviyoruz. t?pk? ölü osmanl?y? akbabaların didikledikleri gibi...

tüm bunlara dur demek kolay mesele kendi bar???m?z? sa?lamak.

halk?m?z? tekrar motive edip ikna itmek.

ama biz yerine nelerle u?ra??yoruz.

bir ba?örtüsü saçmal??? çıkm?? (kime ne zarar? varsa)

bir kuran ö?retmeme saçmal??? çıkm??(kime ne zarar? varsa)

kuvvetlerimiz ayr?lm?? hiç kimse ülkeyi dü?ümüyor.

vatanda??n as?l problemeleri kimseyi ilgilendirmiyor.

abuk subuk adamlar ülke hakk?nda ahkam kesiyor ama

ne i?sizlik ne gelir da??l?m? ne artan ithalat belas?n?ne üretimdeki verimsizli?ineeldeki kaynaklar? ülke için yaral?hale getirme i?evini yapm?yor.

ba?? kapal? olman?n yada açık olman?n kime faydas? vezarar? var.

meselesi buadam?n.

aziz dostlar kim ne dü?ünürse dü?ünsün biz önce halk?m?z? sonra tüm insanl??? dü?ünelim.

?thalata hay?r yerli üretime evet. kendi ürünlerimizin kalitesini artt?rmaya. çok yat?r?m yapmaya çokçal??maya do?ru çal??maya rü?vet yememeye evet.

yoksa ülke elden gidiyor haberimiz olsun

selamlar ve sayg?lar







edited by - felsefefe tarih: 29 haz 2005 18:26:27

Edited by - felsefefe Tarih: 29 Haz 2005 18:37:27