Vatandaş Geçim Derdinde

2018 yılı Ağustos ayında yaşanan döviz kuru hareketi, ekonomik krizle birlikte vatandaşları olumsuz yönde etkilemeye devam ediyor. Her ne kadar döviz kuru tarihi zirvenin altında işlem görüyor olmasına rağmen yapılan zamlar vatandaşların cebini yakmaya devam ediyor. Hükümet tarafından atılan adımlar ise buna çare olamıyor. Dolar kuru tarihi 7 lirayı aşarak tüm zamanların en yüksek seviyesini görmüştü. 7 liraya çıkan dolar kuru sonraki günlerde ise 6 lira seviyelerine oturmasına rağmen piyasada herşeye adeta yüzde 30 ile 200 arasında zam yapılmıştı.

2019 yılı enflasyon oranı yüzde 12 civarında olmasına rağmen değerli kağıt, harçlar, vergiler, cezalara ise hükümet kanadından yüzde 22,5 civarında zam yapılmıştı. Enerj sektörüne ise zam oranı yüzde 30 ile 60 arasında olmuştu. 2020 yılına vatandaş zamlarla girmişti, mevsimler ise kışı göstermekteydi. Kış ayının girmesi ve zamlar hem elektirk hemde doğalgaz faturaları ile cepleri yapmaya devam ediyor. 2 yıl öncesine dönebilirsek 60 ile 70 lira elektirik faturası ödeyen bir tüketici bugün itibarıyla 120 ile 180 lira arasında ücret ödemek zorunda, yine iki yıl önce doğalgaz faturasını 250 ile 300 lira arasında ödeyen bir tüketici bugün ise 350 ile 500 lira arasında ödemek zorunda kalmıştır.

Vatandaşların geçim derdine düştüğü şu günlerde, gençlerimiz ise iş derdine düşmüş durumda. İşsizlik oranlarının yüksek olmasından dolayı üniversite mezunu işsizlerin sayısı her geçen gün artmaktadır. İşszilik sayısı artarken gençler evliliklerini ötelemek zorunda kalıyır. Evliler ise ekonomik krizden dolayı aile faciasıyla karşı karşıya kalmaktadırlar. Boşanma oranlarının artmış olduğu son üç yılda evlilik oranı ise azalmış durumda görünüyor. Ülkemizin daha huzurlu ve güvenli bir hale gelmesi için vatandaş-devlet el ele vererek bu işin üstesinden gelmelidir. Üretim alanları artırılarak herkesin üretime destek vermesi sağlanmalıdır.